Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/18367 E. 2015/15442 K. 08.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18367
KARAR NO : 2015/15442
KARAR TARİHİ : 08.10.2015

MAHKEMESİ : GÜLŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/05/2014
NUMARASI : 2013/548-2014/93

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilinin, tarımsal sulama abonesi olduğunu; davalı tarafından, kaçak elektrik kullanıldığı gerekçesiyle kaçak elektrik tutanakları düzenlenip kaçak elektrik bedelleri tahakkuk ettirildiğini; bu tahakkuka dayanılarak Nevşehir 2.İcra Müdürlüğü marifetiyle dosyasıyla müvekkili hakkında icra takibinde bulunulduğunu; kaçak elektrik kullanılmadığını ileri sürerek; müvekkilinin, davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, icra takibinden sonra açılmış olan menfi tespit davalarının, takip yapılan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesi veya davalının yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, davanın açılmasına dayanak icra takibinin Nevşehir 2.İcra Müdürlüğünün 2012/7836 Esas sayılı dosyası olup, Nevşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu savunarak, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; dosya kapsamına göre; icra takibine ilişkin menfi tespit davasının takibin yapıldığı yer mahkemesinin yetkili bulunduğu gerekçesiyle, davanın yetkisizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın talep halinde yetkili ve görevli Nevşehir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili süresinde temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun “Sözleşmeden doğan davalarda yetki” başlıklı 10.maddesi hükmünde; sözleşmeden doğan davaların, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; davacı, davalının elektrik abonesi olduğundan, HMK 10.maddesine göre, sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi de yetkilidir. Sözleşmenin ifa edileceği yer ise, davacının aboneliğinin bulunduğu yer olan ……….’dir. Bu durumda, mahkemenin yetkili olduğu kuşkusuzudur.
Hal böyle olunca, mahkemece; işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, yersiz gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.