YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15192
KARAR NO : 2015/8319
KARAR TARİHİ : 11.05.2015
MAHKEMESİ : ADANA 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/03/2014
NUMARASI : 2013/323-2014/167
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı 3. kişiden traktör satın aldığını, satış bedelini ödediğini ancak traktörü kendi adına değil davalı kardeşi adına tescil ettirdiğini, son bir aydır davalının müvekkilinin traktörü kullanmasına izin vermediğini belirterek; traktörün satış bedeli olan 18.500,00 TL’nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davaya konu traktörü satın aldığını, satış parasını hayvanlarını satmak ve yakınlarından borç para almak suretiyle temin edip, satıcıya ödediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; traktörün gerçek alıcısının davacı olduğu iddia edilmesine rağmen bu konuda yazılı bir belge sunulmadığı, davacının tanık dinletme isteğinin yerinde olmadığı, davacı tarafın davalıya yemin teklif ettiği, yemin metninin davalı tarafından usulüne uygun olarak eda edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
Kural olarak hâkim, yeminin icrasından önce yemin edecek kimseye, yemin metnini okuyup, hangi konuda yemin edeceğini açıklar. Ardından, yemin eden tarafın ifadesi dinlenip, aynen tutanağa geçirilir.
./..
Somut olayda, yemin metni okunarak, davalıya hangi konuda yemin edeceği açıklanmış, yeminin anlam ve önemi ile yalan yere yemin etmenin sonuçları hatırlatılmış, ancak davalının yemin beyanı tutanağa geçirilmemiştir.
Hal böyle olunca mahkemece; davalıya usulüne uygun yemin eda ettirilerek, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun eda ettirilmemiş yemin beyanı doğrultusunda hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.