Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/13618 E. 2015/8520 K. 13.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13618
KARAR NO : 2015/8520
KARAR TARİHİ : 13.05.2015

MAHKEMESİ : İSKENDERUN 3. ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/02/2014
NUMARASI : 2013/447-2014/85

Taraflar arasındaki abonelik tesisi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin … Gıda Pazarlama ve Tic. Ltd. Şti. isimli ticari işletmeyi, İskenderun 3. Noterliğinin 29.05.2013 tarih ve 11041 nolu hisse devir sözleşmesi ile devraldığını, müvekkilinin bu işletmeyi 2013 yılı Mayıs ayı itibariyle çalıştırmaya başladığını, kendisinden önceki işletmeci ve abone olan kişinin borcu nedeniyle müvekkiline ait işyerinin elektriğinin kesildiğini, önceki işletmeyle ve elektrik borcuyla bir ilgisinin bulunmadığını, abone sözleşmesi kimin adına ise tüketim borcunu onun ödemesi gerektiğini, ileri sürerek, müvekkiline ait işletmede, müvekkili adına elektrik enerjisi aboneliği verilmesininin sağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; davaya konu elektrik aboneliğindeki borcun, davacının devralmış olduğu … Gıda Pazarlama ve Tic. Ltd. Şti.’e ait olduğunu, devir ile birlikte borcun da devrolacağından, bahse konu elektrik borcundan davacının da sorumlu olacağını, hisselerin devir tarihi itibariyle mevcut tüm hak, alacak ve borçları ile devredildiğinden sorumluluğun devralana ait olduğunu, davalı kurum kayıtlarında zaten borçlu olan şirketin devralınması sonucu eski borcun kapatılmadan yeniden abonelik tesisi talebinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, bu borcun kapatılmadan elektrik aboneliğinin yenilenmesinin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davaya konu elektrik aboneliğine ilişkin borcun, davacının devralmış olduğu … Gıda Paz. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait olduğu ve devir ile birlikte borcun da devrolacağı, söz konusu elektrik borcundan davacının da sorumlu olduğu, ticari işletmenin aktif ve pasifleriyle birlikte davacıya devredildiği, önceki borç kapatılmadan yeniden abonelik kaydının alınamayacağı ve elektrik aboneliğinin yenilenmeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
./..
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet ; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı Yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Somut uyuşmazlıkta ise, davacının abonelik tesisi talep ettiği yer ticari işletme olduğundan, davacı tüketici tanımına uymadığı gibi, olayda 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması da mümkün değildir. Bu duruma göre, uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir.
Hal böyle olunca, mahkemece; davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken, tüketici mahkemesi sıfatıyla hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.