Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/10991 E. 2015/4402 K. 18.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10991
KARAR NO : 2015/4402
KARAR TARİHİ : 18.03.2015

MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2013
NUMARASI : 2011/840-2013/518

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı taraf dilekçesinde özetle; Adana 2.Asliye Hukuk Mahkemesi 2008/748 E. 2009/116 K.sayılı kararı ile davacı adına Vakıflar Bankası Şubesine yatırılan kamulaştırma bedelinin, davalı Avukat Y.. E.. tarafından, B.. N.. tarafından tanzim edilen vekaletname ile çekildiğini, bu bedelin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Vakıflar Bankası T.A.O. cevap dilekçesinde özetle; B.. N.. tarafından usulen uygun olarak düzenlenmiş vekaletnameye istinaden hak sahibinin vekili olduğu görülen Av. Y.. E..’a bankadaki paranın ödenerek hesabın kapatıldığını, bu bedelin yanlış şahsa ödenmesinden bankanın sorumluluğunun bulunmadığını, bankanın üzerine düşen özen yükümlülüğünü yerine getirdiğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Y.. E.. Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/79 Talimat sayılı dosyası ile Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin talimatı üzerine verdiği beyanda; N.. T..’in bir işinden dolayı kendisine vekaletname verdiğini, bununla avukatlık görevini yaptığını, daha sonra Nazife ile ilgili ibraname aldığını, işlemlerini tamamladığını, ancak aynı kimlik altında başka bir şahsın da olduğunu, bu nedenle kendisine vekaletname veren Nazife’nin başka bir Nazife olduğunun ortaya çıkması nedeniyle dava açıldığını, oysa kendisine vekaletname veren, dava dilekçesinde adı geçen ve kendisine gösterilen vekaletnamede kimlik numarası olan Nazife’ye bütün alacaklarını teslim ettiğini ibranameyi mahkemesine sunduğunu belirtmiştir.
Davalı Bakırköy 25. Noteri Mahmut Okur cevap dilekçesinde özetle; İbraz olunan kimlikle, bilgisayar ekranındaki kimlik bilgilerinin karşılaştırıldığını, uyumlu olduğunun görüldüğünü, buna istinaden işlem yapıldığını, davalılardan Y.. E..’a vekalet veren kişilerin organize suç örgütünün piyonları olduğunu beyan etmiştir.
Somut olayda, davacının temyiz itirazları yönünden; noterlerin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olması hususu da gözönünde bulundurularak, ibraz edilen nüfus kağıdının iğfal kabiliyetinin olup olmadığının ve illiyet bağının kesilip kesilmediğinin tartışılması ve davalı bankanın sorumluluğunun olup olmadığının değerlendirilmesi için işinde uzman bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınması;
Davalılardan Y.. E..’un temyiz itirazları yönünden; yargılama sırasında ileri sürdüğü temyiz dilekçesi ekinde ibraz ettiği, ibraname davacıya gösterilerek davacının bu konuda diyecekleri isticvap edilmek suretiyle sorulması,
Davalı Avukat Y.. E.. hakkındaki ceza dosyasının bekletici mesele kabul edilerek tüm bu hususların sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.