Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/6200 E. 2012/15925 K. 25.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6200
KARAR NO : 2012/15925
KARAR TARİHİ : 25.06.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 47000,00 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 41733,60 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davacıların hissedar olduğu 20 parsel sayılı taşınmazın, açılan ortaklığın giderilmesi davası sonunda üzerindeki muhtesat ile birlikte satışına karar verildiğini, 25.12.2008 tarihinde ihale ile satışının gerçekleştiğini, 24 nolu evin kendileri tarafından yapıldığı nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek, kendisine ait muhtesatın değerinin tüm taşınmazın değerine oranının davalı hissesine isabet eden 47 000,00 TL’nin faizi ile tahsili istenilmiştir.
Davalı, taşınmazın %57 hissesinin kendisine ait olduğunu ve davacıların bunu bildikleri halde kötüniyetli olarak ev yaptıklarını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, ortaklığın giderilmesi nedeniyle davacılara ait muhtesat oranında davalının sebepsiz zenginleşmesinin tazmini istemine ilişkindir.Davalının sebepsiz zenginleşmesi, ortaklığın giderilmesi yoluyla satılan taşınmaz üzerine davacının yaptığı muhtesatın satış bedeline katkısı ile belirlenebilecektir. Bunun için mahkemece konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla davacılar tarafından yapıldığı kabul edilen muhdesatın yapılmış olması ile yapılmamış olması halleri için ayrı ayrı olmak üzere taşınmazın ihale günündeki raiç değerleri Yargıtay ve taraf denetimine elverişli bir raporla saptanmalı, bu yolla bulunacak iki değer arasında bir fark oluştuğunda birbirine oranlanmalı, bu oran ihale ile yapılan satış bedeline uygulanarak davacının yaptığı giderlerin ihale bedeline yansıma miktarı belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Somut olayda, üçüncü bilirkişi heyeti tarafından ortaklığın giderilmesi davası sırasında hazırlanan tevzi tablosu esas alınmak suretiyle oran belirlenmiştir.Mahkemece, açıklanan yöntem ile davalının sebepsiz zenginleşmesinin miktarının belirlenmesi gerekirken bu yolda bir inceleme yapılmadan sadece tevzi tablosuna göre belirleyen bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.