Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/21603 E. 2012/26341 K. 20.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/21603
KARAR NO : 2012/26341
KARAR TARİHİ : 20.12.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde vasiyetnamenin tenfizi, tapu iptal ve tescil istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili özetle; müvekkilinin eşi olan … tarafından … 1.Noterliğinin 03/11/1997 tarih ve 9783 yevmiye nolu vasiyetname ile Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisindeki kendi adına ve murislerinden intikal etmiş ve edecek payları davacı eşine vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin tenfizi suretiyle, vasiyet konusu … köyü 128/13 ve 135/36 ve Kavakayazma köyü 80, 81, 85, 105, 141, 169, 170, 316, 317, 241, 520, 521 parsel sayılı taşınmazlardaki murise isabet edecek payların vasiyetname nedeni ile iptali ve müvekkil adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar özetle; murisin hukuki ehliyetinin bulunmadığını ve vasiyetnameye itiraz ettiklerini bu davanın yarım hisse olarak kabulünü talep etmişlerdir.Mahkemece, davanın KABULÜ ile vasiyetnameye konu taşınmazlarda tapu kayıtlarının kısmen iptali ile … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2003/727 E -2003/702 sayılı veraset ilamında ve … Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/68 E – 1998/273 K sayılı veraset ilamında belirtilen payları oranında davacı … adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Türk Medeni Kanunu’nun 576.maddesinde “Miras, malvarlığının tamamı için miras bırakanın yerleşim yerinde açılır. Miras bırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırılması ve miras sebebiyle istihkak davaları bu yerleşim yeri mahkemesinde görülür.” düzenlemesi getirilmiştir.
Madde gerekçesinde ise; “miras malları nerede bulunursa bulunsun, miras işlerinin tek elden, yani aynı mahkeme tarafından yürütülmesinin uygun olacağı” düşüncesi ifade edilmiştir. Ayrıca “miras bırakanın ister ölüme bağlı tasarrufları, isterse sağlararası tasarruflarının” bu madde hükmüne tabi olduğu açıklanmıştır.Her ne kadar madde metninde vasiyetnamenin yerine getirilmesi davaları yer almıyorsa da gerek … Federal Mahkemesi (BGE 72.I.177 sayılı kararı) gerekse öğreti görüşlerinde (Peter Tuor/Bernhard Schnyder/Jörg Schmit Das Schweizerishe Zivilge setzbuch, 11 Auflage, Zurich 1995 s.360) burada sayılan dava türlerinin tahdidi (sınırlı) olmadığı kabul edilmiştir. (Aynı görüşte Prof.Dr.Necip Kocayusufpaşaoğlu Miras Hukuku Filiz Kitapevi İstanbul 1987 s.523). Öte yandan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 11.maddesinde; “Aşağıdaki davalar müteveffanın ikametgahı mahkemesinde görülür.
1.Terekenin taksimine ve kısmetin butlan ve feshine ve mirasçılar arasında terekenin idaresine ait iddialar,
2.Terekenin taksimi katisine kadar tereke aleyhine ikame olunan davalar….” hükmü yer almaktadır.
Uyuşmazlığın çözümünde bu iki maddenin birlikte değerlendirilip yorumlanması gerekmektedir. Buna göre; vasiyetnamenin yerine getirilmesi (tenfizi) ile ilgili dava; lehine vasiyet yapılan kişi tarafından doğrudan doğruya diğer mirasçılara (miras ortaklığına, terekeye) karşı açılıyorsa ve tereke taksim edilmemişse, bu davanın miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekir. (Prof.Dr.Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü 6.Baskı, 2001 c.1 s.491 vd., Prof.Dr.Necip Kocayusufpaşa adı geçen eser s.523). Öte yandan taksim tamamlanmadan terekedeki bir mal hakkında açılacak istihkak davası ile terekenin yazım ve tespiti davaları malın bulunduğu yerde, mirasçılık belgesi verilmesi davası ise mirasçılardan her birinin sakin olduğu yerde açılır. Bu iki halin dışındaki davaların ise miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesinde görülmesi gerekir.
Burada yetkili olan miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesi kesin yetkili mahkemedir. Bu yetkinin mahkemece her aşamada re’sen gözetilmesi gerekir. Öyle ise davanın bir taşınmaz davası olarak yorumlanıp, taşınmazların bulunduğu yerde görülmesi gerektiği düşüncesi isabetli değildir ( YHGK. 04.10.2006 gün ve 2006/2-538-2006/619s.içt.).Mahkemece, vasiyetname ve dosya içeriğine göre, davaya bakmaya murisin ikametgahı mahkemesi olan … mahkemelerinin yetkili olduğu gözetilerek dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddi gerekirken esas hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya uygun görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HMK. geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.