Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/21414 E. 2012/25346 K. 10.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/21414
KARAR NO : 2012/25346
KARAR TARİHİ : 10.12.2012

MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde vasiyetnamenin açılması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dava dilekçesinde; muris …’nın 16.12.2008’de vefat ettiğini, 23 Mart 1999’da el yazısı ile vasiyetname hazırladığını belirterek, vasiyetnamesinin açılıp okunmasını talep etmiştir.Mirasçılardan …, … ve … duruşmaya katılmışlar, mirasçı …vasiyetnamenin geçerli olmadığını belirtmiştir.Mahkemece; vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm mirasçı … tarafından temyiz edilmiştir.Dosyada bulunan muris …’ın veraset belgesinden, mirasçılarının arasında …’ın bulunmadığı, …’ın bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava dilekçesinde ise; murisin mirasçıları arasında …’ın bulunduğu, … ismine rastlanılmadığı, dava dilekçesinin …’a tebliğ edildiği, …’a tebliğ edilmediği, duruşmaya …’ın katıldığı, mahkeme kararının …’a tebliğ edildiği, …’a tebliğ edilmediği, gerekçeli kararın başlığında da …’ın davalılar arasında yeraldığı, …’ın yeralmadığı görülmektedir.Mahkemece; anılan bu çelişkiler giderilmeksizin karar verildiği anlaşılmaktadır.Dava ehliyeti ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Bu hususlar, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmelidir. Bilindiği üzere; taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneğidir. Öte yandan, sıfat dava konusu subjektif hak ile taraflar arasındaki ilişkidir. Taraf ehliyeti; davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu subjektif hakka ilişkindir. Bir davada taraf olarak gösterilen kişi, taraf ehliyetine sahip olsa bile, bu kişinin o davada gerçekten davacı veya davalı olmak sıfatı yok ise, dava konusu hakkın esasına dair karar verilemez.Bu bağlamda; mahkemece, öncelikle mirasçılar … ve … arasındaki karışıklığın çözülmesi; nüfus aile kayıtları da getirilerek veraset belgesi ve dava dilekçesi ile gerekçeli kararda bulunan farklılığın kaynağının araştırılması, bu kişilerin aynı şahıs mı olduğunun belirlenmesi, gerçek mirasçı olduğu anlaşılan kişiye duruşma gününün ve dava dilekçesinin tebliğ edilerek, HMK.nun 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını kullanmasının sağlanması ve yargılama yapılıp ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir iken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.