Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/20758 E. 2012/25061 K. 05.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/20758
KARAR NO : 2012/25061
KARAR TARİHİ : 05.12.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 40.570 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı dava dilekçesi ile; davalının malik olduğu taşınmazı 13.03.1998 tarihli harici yazılı satış senedi ile 50.000 Mark karşılığı satın aldığını, parayı nakit ödediğini ancak halen taşınmazın tapu devrinin yapılmadığı, paranın da iade edilmediğini iddia ederek, 50.000 Mark karşılığı olan 25.564 TL’nin dava tarihinden faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı davanın açıldığı tarihten sonra vefat etmiş tüm mirasçılarına usulune uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış, davalılardan … vekili cevap dilekçesi ile davanın reddini dilemiş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulü ile 40.570 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı … vekilince temyiz edilmiştir.Dava dilekçesinden açılan davanın kısmı dava olduğu açıkça anlaşılması gerekir.Bunun için davanın kısmi dava olarak nitelendirilmesi zorunlu değildir. Kısmi dava davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olmasından da anlaşılır. Fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulması dava açma tekniği bakımından , tümü ihlal ya da inkar olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. ( HGK 12.02.1992, 11/615-57)
Davacı dava dilekçesinde gösterdiği müddeabihi (davalı muvafakat etmezse), yine dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu belirtmiş olmak koşuluyla ıslah yoluyla arttırabilir. Somut olayda, davacının dava dilekçesinde 50.000 Mark karşılığı 25.564 TL alacak talebinde bulunduğu, fakat 05.03.2007 tarihli dilekçesi ile bunun maddi hata olduğu aslında 50.000 Mark karşılığı 40.570 TL olduğu belirterek müddeabihi ıslah yoluyla arttırmış ve bakiyesi için de ıslah harcını yatırmıştır. Ne var ki dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı görülmektedir.O halde mahkemece dava dilekçesindeki müddeabih miktarı kadar karar vermek gerekirken, ıslah edilen kısım için de kabule karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.