YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/16189
KARAR NO : 2012/21039
KARAR TARİHİ : 09.10.2012
MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; 2004 yılında hükmedilen 100 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk için hükmedilen 110 TL iştirak nafakasının ayrı ayrı 500’er TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 110 TL olan iştirak nafakasının 140 TL artırılarak 250 TL’ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece; davacının herbir talebi hakkında olumlu-olumsuz hüküm kurulması gerekirken sadece iştirak nafakası yönünden hüküm kurulmuştur.HUMK.nun 388/son maddesinde “Hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” denilmektedir. O halde; davacının yoksulluk nafakasının artırılması talebiyle ilgili olumlu-olumsuz hüküm kurulmamış olması usule aykırıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.