Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/16057 E. 2012/22115 K. 30.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/16057
KARAR NO : 2012/22115
KARAR TARİHİ : 30.10.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkise karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile davalıların murisin yasal mirasçıları olup, muris tarafından vasiyetname ile davalılar lehine muayyen mal vasiyetinde bulunulduğunu, ancak murisin vasiyet tarihinde medeni hakları kullanma ehliyetine haiz olmadığını beyan ederek vasiyetnamenin iptaline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, yargılama aşamasında ihtisası anlaşılamayan tek hekimden aldığı rapor doğrultusunda vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, saklı payı aşan bir kazandırma olmadığı gerekçesi ile de tenkis talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Vasiyetname yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip olmak gerekir.Ehliyetsiz kişilerin yaptığı vasiyetnameler kendiliğinden batıl olmaz.Vasiyetname tarihinde murisin 88 yaşında olduğu ve kalp hastalığının bulunduğu anlaşılmaktadır.Murisin vasiyetname düzenlendiği tarihte akıl ve ruh sağlığının yerinde olmadığı ileri sürüldüğüne göre, bu durum tek başına tanık beyanları ve mevcut tek hekim raporu ile kanıtlanmış kabul edilemez.
Hal böyle olunca murisin, tüm hastane kayıt ve belgeleri, varsa film ve grafikleri, raporları getirtilip vasiyetname tarihinde murisin tasarruf ehliyetinin bulunup bulunmadığı konusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.