Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/15723 E. 2012/24905 K. 04.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/15723
KARAR NO : 2012/24905
KARAR TARİHİ : 04.12.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 10.000 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Islah dilekçesi ile müddeabih 213.027,00 TL’ye çıkartılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalılar vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalılardan … ve … vek.Av. … ile davalılardan …. Vek.Av. … ve davalılardan … Gıda Temizlik Maddeleri İnşaat San. ve Tic. Ano. Şti. Vek.Av. … geldi. Aleyhine temyiz olunan davacı vek.Av. … geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A YK A R A R I
Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin, dava konusu gayrimenkulde 1/2 hissedar olduğunu; taşınmaz üzerinde kurulu bulunan … Caminin alt katında davalıların işgalci durumunda bulunduklarını (31.08.2002 tarihinden 15.09.2005 tarihine kadar… A.Ş. ve 16.09.2005 tarihinden 31.08.2007 tarihine kadar da … Gıda Ltd.Şti.’nin işgal ettiğini), diğer davalı … Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneğinin ise, davalılara kiraya verip gelir elde ettiğinden; fazlaya ilişkin hak saklı tutularak, 10.000 TL ecrimisilin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Islah dilekçesi ile de; müddeabinin 213.027 TL’ye yükseltilmiştir.Davalılar, zamanaşımı definde bulunmuşlar, esası bakımından da davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece; davanın kabulü ile 213.027 TL ecrimisilin ( 10.000 TL sinin ihtarnamenin tebliği tarihi olan 31.08.2007 tarihinden itibaren faizi ile birlikte) 107.653,00 TL sinden … Mağazacılık A.Ş ve … Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği, 101.774 TL sinden … Gıda Tic. Mağ. İnş. San. Tic. A.Şti ve … Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneğinin müştereken ve müteselsilen, 3.600 TL sinden … Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneğinin sorumlu olacakları şeklinde tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak,
1)Davalı … Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği vekili, 11.10.2010 tarihli dilekçesi ile; ıslah ile artırılan kısım yönünden davacının talebinin zamanaşımına uğradığını savunmuş; bu yönüyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddini talep etmiştir. Mahkemece, davalı vekilinin bu talebi ile ilgili bir değerlendirme yapılmadan hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir.
2) Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; “parsel üzerindeki davalıların işgali altındaki yapıları, davalılardan … Camii Yaptırma Derneği ve diğer davalılar yaptırdıkları için işgal edilen alan için yalnız arsadan ecrimisil bedeli verilmesi gerektiği görüşündeyiz. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yer, alanı, konumu, gözönüne alınarak, kum-çakıl, tuğla-kömür deposu, manav tezgahı ve otopark gibi, benzeri işler yapmak suretiyle arsadan ecrimisil getirmeye mütehammil olduğu görüşüne varılmıştır. Arsadan, 31.08.2002 başlangıç tarihi itibariyle ayda 2.400 TL ecrimisil getirebileceği” belirtilmiştir.Bilirkişi raporu, bu haliyle hüküm vermeye elverişli değildir. Zira, TMK’nun 6. maddesi “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan herbiri hakkını dayandırdırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür” hükmüne amirdir. Davacı öncelikle; davaya konu taşınmazı ( arsa vasfı ile) ne suretle kullanacağını veya kiraya verebileceğini açıklamak ve buna ilişkin emsallerini dosyaya sunmak zorundadır.Davacının davalıların taşınmazı haksız işgali nedeniyle uğradığı zarar; kira geliri yoksunluğudur. İlke olarak kira gelirinin hesabında ise, taşınmazın dava konusu dönemde arsa haliyle serbest koşullarda getirebileceği kira parasının emsallerin de değerlendirilmesi suretiyle belirlenmesi gerekir.Bilirkişi raporunda, soyut bir takım belirlemelerle ecrimisil hesaplaması yapılmıştır. Oysa, bilirkişi raporunu hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. HUMK’nun 281. maddesine göre, bilirkişi raporu Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; öncelikle, dava konusu taşınmaz ile ilgili davacı taraftan taşınmazı ne amaçla kullanacağını veya kiraya vereceğini sorup, benzer yerlerin emsal kira sözleşmelerinin dosyaya sunulmasını sağlamak; bundan sonra davalıların emsalleri varsa onları da toplamak; gerekirse resen benzer yerlerin kira sözleşmelerini temin etmek; bundan sonra, yeniden oluşturulacak bilirkişi heyeti ile mahallinde inceleme yapılmak ve taşınmazın büyüklüğü, konumu, kullanıma elverişliliği vs. de gözetilerek; somut verilere dayalı karşılaştırılmalı değerlendirme sonucu, arsa vasfı ile taşınmazın ilk işgal tarihindeki ecrimisil miktarının saptanmasını ve bundan sonra ecrimisil istenen diğer yıllar için endeks uygulanmak suretiyle rapor hazırlanmasını sağlamak; ecrimisil tazminatının, haksız fiil benzeri bir tazminat türü olduğu da gözetilerek, gerekirse BK.42. maddesi de dikkate alınıp, ecrimisile hükmetmek olmalıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalılar tarafı için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 900’er TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılar tarafına verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.