Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/13405 E. 2012/24904 K. 04.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13405
KARAR NO : 2012/24904
KARAR TARİHİ : 04.12.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 15.000.TL için takibe yapılan itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatı istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden Davalı vekili Av…. geldi. Aleyhine temyiz olunan Davacı vekili … geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14:00 ‘e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili delekçesi ile; müvekkilinin, davalıya ait taşınmazı satın almayı tasarladığını; bu nedenle, toplamda 15000 TL’yi davalı tarafa “EFT” yoluyla gönderdiğini; ancak, daha sonra taşınmazı satın almaktan vazgeçtiğini ve davalıya gönderdiği paranın iadesini talep ettiğini, davalının buna yanaşmadığını iddia ederek; alacağın tahsili için yapılan icra takibine davalının haksız itarazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın ileri sürdüğü iddia ve vakıaların tümüne itiraz ettiklerini, mevcut borcun ifası amacı ile gönderilen, banka dekontlarına dayanılarak açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; “… Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında davalıya ait taşınmazın satışı konusunda telefonla ve karşılıklı görüşmeler yapıldığı, davalının bu görüşmeler sırasında davacıdan talep ettiği toplam 15000 TL’ nin davacı tarafından taşınmazın satış bedeline mahsuben (10 bin ve 5 bin TL olarak) gönderildiği; ancak, davacının daha sonra taşınmazı almaktan vazgeçtiği ve durumu davalıya bildirerek ödediği paranın iadesini istediği, iade edilmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibi başlattığı davalının icra takibine itirazının haksız olduğu sonucuna varılmıştır. Gerekçesiyle “davanın kısmen kabulü ile davalının kapanan … 4. İcra Müdürlüğünün 2010/34235 nolu talep dosyasındaki 15000 TL asıl alacağa itirazın iptaline, takibin bu kısım üzerinden devamına, fazlaya dair talebinin reddine; asıl alacağın % 40′ ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Taraflar arasında, gayrimenkul satışına ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının, banka havalesiyle davalı hesabına gönderdiği paranın iadesini; davalıdan talep edip edemeyeceği noktasındadır. Davacı tarafından, davalıya havale edilen ve dayanılan banka dekontlarında, paranın gönderiliş nedeni hakkında herhangi bir açıklama bulunmamaktadır.Yargıtay Hukuk Genel kurulunun 2003/3-118 E-158 K. Sayılı kararında da vurgulandığı gibi; ” Borçlar Kanununun 457 ve ardından gelen maddelerinde düzenlenmiş olan havale, hukuksal nitelikçe (tıpkı onun özel biçimlerinden biri niteliğindeki çek gibi),, bir ödeme vasıtasıdır. Eş söyleyişle, havalenin, mevcut bir borcn ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin tersini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) ileri süren havaleci (Muhil), bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür”Somut olayda, havaleci durumundaki davacı, değinilen yasal karine karşısında, davalıya yaptığı dava konusu havalelerin, bir borcun ödenmesinden başka bir amaca yönelik bulunduğunu; başka bir anlatımla, gayrimenkul satışına yönelik bulunduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır.Mahkemece; açıklanan hususlar gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.