Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2012/10245 E. 2012/15222 K. 14.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/10245
KARAR NO : 2012/15222
KARAR TARİHİ : 14.06.2012

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkisi istenilmiştir. Mahkemece davanın tenkis talebi yönünden kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili; müvekkilinin …’nın eşi ve mirasçısı olduğunu, tarafların murisi …’nın diğer mirasçılardan mal kaçırmak için 1 parselde yer alan taşınmazı 3.Mart 1999 tarihinde davalı kızı …’e vasiyet ettiğini, sonradan davacı ile evlenmiş ise de muris bu vasiyetnameyi unuttuğu için herhangi bir işlem yapmadığını, dolayısıyla ortada iradi ve geçerli bir vasiyetname bulunmadığını, bu sebeple de vasiyetnamenin iptaline, mümkün olmadığı takdirde tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuş, Mahkemece vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, tenkis talebinin kabulü ile 3.016,32 TL tenkis alacağının yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, Kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, tenkis hesabının yapılması murisin adına olan tüm terekenin (temlik içi-temlik dışı) murisin ölüm tarihi itibariyle değerinin tespiti; gerek sabit tenkis oranının hesaplanması, gerekse ihlal edilen mahfuz hissenin belirlenmesi için zorunludur.Dosya içinde vasiyete konu 1 nolu parseldeki taşınmaz ile temlik dışı olup terekeye dahil olan 550 parsel nolu taşınmazın değeri hem Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetlerine göre, hem de çevrede yapılan araştırma sonucu serbest alım rayiçlerine göre belirlenmiş, bilirkişi tenkis hesabında Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetlerine göre belirlenen değeri esas almış ise de, davalı vekili davacının terekeye ve tenkis hesabına dahil 550 parseldeki taşınmazda bulunan ¼ hissesini 21.8.2008 tarihinde diğer mirasçı …’ya 25.000 TL’ye sattığını, bu nedenle hesapta bu
taşınmazın değerinin 100.000 TL olarak alınmasını talep etmiş, fakat bilirkişi davacı ile 3.cü kişi arasındaki sözleşmenin bu davada nazara alınamayacağını belirtmesi üzerine bu taşınmazın ölüm tarihi olan 27.10.2007 tarihinde değeri 70.947 TL kabul edilerek saklı pay hesabı yapılmıştır.
Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmalarını (bağışlarını) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır.Tenkis davasında öncelikle incelenecek koşul, miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Terekenin mirasın açıldığı tarihteki fiyatlara göre değerlendirilmesi yapılarak parasal olarak miktarının tespiti gerekir. Miras bırakanın saklı payı zedeleyip zedelemediği bulunan bu rakam üzerinden hesaplanır. Somut olayda, tereke hesabına esas alınan 550 parseldeki taşınmaza davacı ile dava dışı mirasçı arasında bir değer belirlenmiş ve belirlenen bu değer üzerinden davacı yasal payını almıştır. Bu sebeple hakkaniyet ve adaletin gereği en doğru sonuca ulaşabilmek için tereke aktifinin hesaplanmasında soyut Bayındırlık fiyatı yerine, taşınmazların rayiç değerlerinin ve özellikle 550 parsel sayılı taşınmaz için tarafların serbest iradesi ile belirlediği değerin esas alınması yasal düzenlemenin amacına daha uygun olmakla kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.