Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/8460 E. 2011/15980 K. 20.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8460
KARAR NO : 2011/15980
KARAR TARİHİ : 20.10.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 1.000 TL masraf ve 300 TL maddi zarar alacağının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı, maliki olduğu dairenin üst katındaki 10 nolu bağımsız bölümün davalı tarafından ev yaptırılmak üzere satın alındığını, fakat bugüne kadar yaptırılmadığı için boş olan yerden kendi evine sürekli su aktığını, evin oturulamayacak hale geldiğini, evdeki eşyaların da hasar gördüğünü, bu durumun giderilmesi için 6.500 TL masraf gerektiğinin tesbit edildiğini ileri sürerek, şimdilik 1.000 TL masrafın ve 300 TL maddi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, müteahhidin iflas edip daireyi tamamlayamadığını, satın alırken aldığı kredi borcunu ödediğini, 3 ay sonra emekli olup, ikramiyesini alınca davacının mağduriyetini gidereceğini, kasıt olmadığını bildirerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, çatısı bulunmayan binadaki 8 nolu bağımsız bölümde çatıdan sızan yağmur suları nedeniyle meydana gelen zararın tazmini istemiştir. Davalının dairesi davacının bir üst katına tekabül eden ve halk arasında hava boşluğu denilen yerdir. Davacının dairesinde zarar oluştuğu açıktır. Kaldı ki davalı yargılama sırasında taahhüdü gereğince inşaata başladığını, duvarları ördüğünü, kalıp yaptırıp beton atacağını beyan ederek davacının zararını benimsemiştir. Davalı, davacının dairesine verdiği zarardan sorumludur.
Mahkemece iddia ve savunma doğrultusunda inceleme yaptırılıp, gerekirse mahallinde keşif yapılıp, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınıp, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.