Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/7923 E. 2011/14245 K. 03.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/7923
KARAR NO : 2011/14245
KARAR TARİHİ : 03.10.2011

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, boşanma kararı ile eski eşine bağlanan aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının davalının çalışmaya başladığı ve yoksulluktan kurtulduğu ileri sürülerek kaldırılması istenilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesinde, nafaka alacaklısının düzenli gelir getiren bir işte çalışması halinde yoksulluk halinin ortadan kalkacağı ileri sürülmüştür.
Yargıtay HGK.nun 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme,barınma, sağlık,ulaşım, kültür(eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. HGK.nun yerleşik kararlarında asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması, yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK.’nun 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185;01.05.2002 ün 2002/2-397-339 sayılı kararları).
Somut olayda, davalı kadın boşanma davası sırasında bir işte çalışmamaktadır. Kendisine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası bağlanmıştır. Boşanmadan sonra asgari ücretle bir kreşte aşçı olarak çalışmaya başlamıştır. Aldığı nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün görülmediğine göre, işe girip çalışması zorunluluk arzetmektedir. Aldığı nafaka ile çalışarak elde ettiği asgari ücret miktarı toplamı ise, davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde değildir. Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir.
Bu durumda mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davalının çalışmasının yoksulluğu ortadan kaldırmayacağı ancak, bu durumda davacının talebi içerisinde indirme talebinin de olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın kabulü ile yoksulluk nafakasının tümüyle kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.