Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/6970 E. 2011/11110 K. 27.06.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/6970
KARAR NO : 2011/11110
KARAR TARİHİ : 27.06.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 23.951,50 TL ecrimisil ile 3.117,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.069,05 TL alacağın ecrimisil alacağına işleyecek faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; ortak muristen taraflara intikal eden taşınmazın 2/3 ünün davalı, geriye kalan kısmının ise dava dışı mirasçılar tarafından kullanıldığını ileri sürerek; 01.01.2007 – 31.12.2009 tarihleri arasındaki dönem için 21.015 TL ecrimisil ve 2.086,85 TL işlemiş faizi ile, 2004 ila 2006 yılları için açılan davada saklı tutulan 2.936,50 TL ecrimisil ve 1.030,70 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.069,05 TL alacağın, ecrimisil alacağına dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; davaya konu taşınmazdaki fiili kullanımın belirlenmesi gerektiğini savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; 30.11.2010 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, davalının elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazın bir kısmını kullandığı davacı tarafça da kabul edilmektedir. Bu durumda, davalının fiilen kullandığı kısmın saptanarak davacının hissesine düşecek ecrimisilin hesaplanması gerekirken, taşınmazın mevcut haliyle zirai gelir getirebilecek toplam alanı üzerinden hesaplama yapan bilirkişilerce düzenlenmiş olan raporun hükme esas alınması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bu nedenlerle yerinde olan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.