YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/6289
KARAR NO : 2011/11963
KARAR TARİHİ : 07.07.2011
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada; tarafların boşandığı, velayeti davacıya verilen müşterek çocuk için hükmedilen 200 TL iştirak nafakasının artırılması istenmiş, mahkemece, iştirak nafakasının kesinleşen ilama göre sonraki yıllar için yıllık TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği ve bu kararın tarafların kabulü doğrultusunda gerçekleştiği, karardan sonraki artışlarında yıllık ÜFE oranında olması gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmolunan nafakaların gelecek yıllarda artırımına ilişkin TMK’nun 176/4, 182/3, 330/3, 365/5.maddeleri, madde gerekçelerinde de belirtildiği gibi, bu hükümler, ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklılarının her yıl dava açmak suretiyle emek sarfından ve masraf yapmaktan kurtarılmaları amacıyla getirilmiştir.
Hükmolunan nafakaların gelecek yıllardaki artırımına ilişkin olarak kurulan ve bu konuda kesinleşen önceki hükümler, ilerleyen yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında, ihtiyaçlarında, ülkenin ekonomik yapısında vs. hallerde önemli değişiklik olması hallerinde yetersiz kalabilir. Şartların değişmesi halinde nafaka her zaman artırılabilir.
Somut olayda ise nafaka bağlandığı zaman 6 yaşında olan müşterek çocuk 9 yaşına gelmiştir.
Bu nedenle önceki ilamdaki gelecek yıllardaki artış (ÜFE) hükmüne göre kendiliğinden artan iştirak nafakası miktarlarının müşterek çocuğun değişen ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı gözetilerek uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken, istemin tümüyle reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.