Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/6056 E. 2011/11151 K. 27.06.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/6056
KARAR NO : 2011/11151
KARAR TARİHİ : 27.06.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde suya vaki müdahalenin önlenmesine karar verilmesi masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacının dava konusu suyu içme ve hayvanlarının sulama ihtiyacında kullandığını, davalıların bu suyu borular ile kendi evlerine götürdüklerini beyan ederek suya yapılan müdahalenin önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, dava konusu suyun genel su olup, davalıların bahçe sulamasında kullandıklarını, davalıların bu su üzerinde kadim kullanım hakkı oldukları, davacının içme suyu olarak kullandığı başka su kaynaklarının da bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyada mevcut jeoloji mühendisinin raporundan, dava konusu olmayan ve davacının babasının bahçesinde bulunan suyun debisinin 0,037 lt./sn, olduğu ,ancak bu suyun davacının içme suyu ihtiyacını karşılamayacağı anlaşılmıştır.Her ne kadar mahkemece gerekçesinde davacının başka su kaynaklarının bulunduğu hususuna dayanılmış ise de, bilirkişi raporunda bu suyun davacının ihtiyacına yetmeyeceği, ayrıca bu suyun babasının olduğu belirtilmiştir. Kaldı ki içme suyu kullanma suyuna göre de önceliklidir.
Öyle ise mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler dikkate alınarak, daha sağlıklı bir sonuca ulaşabilmek için suların en az olduğu bir sulama döneminde su işlerinden anlayan uzman bilirkişiler seçilerek mahkemece yeniden keşif yapılmak suretiyle dava konusu suyun debisinin ölçülmesi ve tarafların yararlandıkları başka sular varsa bunlarda dikkate alınarak ve davacının kadim hakkı da göz önünde bulundurularak dava konusu suya olan ihtiyaçlarını belirten ayrıntılı rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.