Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/5996 E. 2011/10491 K. 16.06.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/5996
KARAR NO : 2011/10491
KARAR TARİHİ : 16.06.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 8.611.50 lira alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı … İdaresi, davalı T.C. Başbakanlık’ın muhtelif aboneliklerde su tükettiğini, fatura bedellerinin ödenmediğini öne sürerek 8.611.50 TL alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı asıl borcu bulunmadığını, kendilerine ait 4 adet abonelik olduğunu 1.191.66 TL borç gözüktüğünü, diğer borçların kendileriyle ilgisi bulunmadığını bildirerek, yersiz olan davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece dava dilekçesinde hangi abonelerden ne kadar alacak talep edildiğinin belirtilmediği, alacağın varlığının ve miktarının hesaplanabilmesi için hangi abonelerden hangi fatura dönemlerine ait bedellerin talep edildiğinin açıkça belirtilmesi gerektiği, dava dilekçesinde bu konuda açıklık olmadığı gibi verilen kesin süreye rağmen davacı vekilince hangi abonelerden ne kadar alacak talep edildiği ve alacağın ait olduğu fatura dönemlerinin bildirilmediğinden bahisle iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı … İdaresi dava dilekçesi ekinde abone numaralı borç döküm listesi ile … Tarifeler Yönetmeliğine bildirmiştir. Yargılama sırasında verilen kesin süre içerisinde (20.7.2010 tarihli oturumda) 18.8.2010 tarihli dilekçe ekinde de borç açıklaması ile birlikte yine abone numaraları ile borç dökümleri bildirilmiştir. Mahkemece taraf belge ve delilleri uzman bir bilirkişi marifetiyle incelenerek ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmektedir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.