Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/5568 E. 2011/16428 K. 25.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/5568
KARAR NO : 2011/16428
KARAR TARİHİ : 25.10.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 49.873,74 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemenin 2007/160 Esas sayılı dava dosyası da iş bu dosya ile birleştirilmiştir. Mahkemece davanın ve birleşen davanın kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden Davalı Vek.Av…. geldi. Aleyhine temyiz olunan Davacı Vek.Av…. geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesi ile; davacının murisi (…) ile müşterek hesabı bulunan davalının, murisin hastalığı nedeniyle hastanede yattığı sırada (31.8.2005 tarihinde) müşterek hesapta bulunan (5.347.960 adet B tipi) tahvili çektiğini; (murisin 18.11.2005 tarihinde öldüğünü) murisin 1/2 hissesinden payına düşen (1/4) 668.495 adet tahvilin kendisine iadesi gerektiğini iddia ederek; fazlaya ilişkin hak saklı tutularak, 668.495 adet tahvilin aynen iadesini, bu mümkün olmadığı takdirde o anki değeri olan 49.873,74 YTL’nin 31.8.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemenin 2007/160 Esas sayılı dava dosyası da iş bu dosya ile birleştirilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının oğlu olan murisin (davacının eşinin) 1985 yılından itibaren ölümüne kadar hiçbir şekilde çalışmadığını, gelir getirici herhangi bir ticari faaliyette bulunmadığını, annesinin (davalının) yardımlarıyla yaşamını sürdürdüğünü ve 28.11.2005 tarihinde de vefat ettiğini; dava konusu hesaptaki paranın davalıya ait olduğunu, davalının; murisi hesabına ortak etmesi, o hesaptaki bedelleri ona bağışladığı anlamına gelmeyeceğini savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, “…dava konusu banka hesaplarına davacıların murisinin katkısı olduğunun davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle…” asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine; Dairemizin, 30.06.2009 gün ve 2009/7693-11420 sayılı ilamı ile “…Davalı, müşterek hesaptaki parasının tamamını çekmiş olduğuna göre, payından fazla çektiği miktarda murisin mirasçılarına karşı sorumlu olmalıdır. Gerekçesiyle” mahkeme kararı bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyulmuş ve yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, bozmaya uyularak hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; T.C. Ziraat Bankası, Harbiye Şubesinde 01.03.2000 tarihinde USD cinsinden 1 yıllık vadeli açılmış olan, 1813517-5003 USD hesabında; vadesi (02.03.2008) 02.03.2007 tarihi itibariyle 12.254.62 USD bakiye bulunduğu belirtilmiş, davacının veraset ilamı uyarınca bu hesaptaki paradan payına düşen miktar 2.171,81 TL olarak hesaplanmıştır. Bu miktarın, davalı tarafından dava tarihi itibariyle çekilmemiş olduğu gözetilmeden mahkemece alacak hesabına dahil edilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bundan ayrı, davalı taraf; (asıl dava ve birleşen davada) dava tarihinden önce temerrüde düşürülmüş değildir. Mahkemece, 31.08.2005 tarihinden (bankadan tahsil edildiği tarihlerden) geçerli faiz işletilmiş olması da doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 825 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.