Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/5066 E. 2011/11355 K. 30.06.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/5066
KARAR NO : 2011/11355
KARAR TARİHİ : 30.06.2011

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkilinin açtığı boşanma davası ispat edilemediğinden reddedilmiş olmakla tedbir nafakası sona erdiğinden, ayrı yaşamakta haklılık nedeniyle aylık 600,00 TL tedbir nafakası tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olmadığını, evlilikle ilgili görevlerini yerine getirmemek için ikametgahını …’a naklettiğini, bu nedenle terk ihtarı yaparak boşanma davası açtığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı eşin ayrı yaşamakta haklı olduğu kabul edilerek, aylık 350,00 TL tedbir nafakasının tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 197/1 maddesi “eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.” hükmünü; 197/2 maddesi de “Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıyı, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. ” hükmünü getirmiştir.
Bu dava 13.8.2009 tarihinde açılmış, davalı yargılama sırasında 2.9.2009 tarihinde müşterek konuta dönmesi için davacıya mahkeme vasıtasıyla eve dönüş çağrısını tebliğ ettirerek, çağrıya yanıt vermeyen davacı aleyhine 14.12.2009 tarihinde terk nedeniyle boşanma davası açmış, dava 11.3.2010 tarihinde kabul edilmiştir.
O halde, davalı ile müşterek konutu terk ederek …’ giden, açtığı boşanma davası geçimsizlik ispat edilemediği için reddedilen, dönüş çağrısına uymayan davacının, boşanma davasında dahi dinletmediği, tek tanık olan annesinin soyut beyanı ile ayrı yaşamakta haklı olduğu kabul edilerek, davanın yazılı gerekçe ile kısmen kabulü ile terk ihtarı ve boşanma kararı nazara alınmadan süresiz tedbir nafakası taktirine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.