Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/3582 E. 2011/6481 K. 18.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3582
KARAR NO : 2011/6481
KARAR TARİHİ : 18.04.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde kira parasının 01.03.2011 gününden başlayarak aylık 20.000 TL olarak tesbiti istenilmiştir. Mahkemece davanın görev yönünden reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, 01.03.2011 dönemi kira parasının hak ve nesafet ilkesi gereğince aylık 20000,00 TL olarak tespiti istenilmiştir.
Mahkemece, kira sözleşmesinin dördüncü dönemine ilişkin olarak belirlenen kira bedelinin değiştirilmesi istemi olduğu ve yıllık kira farkına göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 03.03.2008 tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesi gereğince son dönem için belirlenen kira parasının düşük olduğu ileri sürülerek açılmıştır. Somut olayda, davacı yeni malik olup önceki malik ile davalı kiracı arasında varlığı ileri sürülen yazılı kira sözleşmesini temin edemediğini bildirmektedir. Ancak, taraflar arasındaki kira ilişkisi ihtilaflı değildir. Ihtilaf, son dönem kira parasının miktarına ilişkin olup,HUMK 74 ve devamı maddeleri gereği, hukuki nitelendirme hakime ait bir görevdir.
HUMK’nun 8/II/1.maddesince davanın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu dava ve işler sayılmıştır. Bu hükme göre kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı, tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür.
O halde mahkemece, taraf delilleri toplanarak şayet önceki malik ile kiracı arasında var olduğu ileri sürülen 03.03.2008 tarihli kira sözleşmesi temin edilir ise sözleşme hükümlerine göre; aksi halde yani sözleşmenin bulunamaması durumunda ise hak ve nesafet ilkesine göre talep edilen yeni dönem kira parasının tespitine karar verilmesi gerekirken görev yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.