Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/2356 E. 2011/11267 K. 28.06.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2356
KARAR NO : 2011/11267
KARAR TARİHİ : 28.06.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 7.000 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden Davalı vek.Av…. geldi. Aleyhine temyiz olunan Davacı ve vekili gelmedi. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesi ile; tarafların müşterek malik bulundukları gayrimenkulün, zemin, giriş ve teras katlarının davalı tarafından kiraya verilerek gelir elde edildiğini, müvekkilinin hissesine düşen miktarın ise istenmesine rağmen verilmediğini iddia ederek; fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 7.000 TL ecrimisilin işlemiş faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kira gelirlerini yengelerine ödediklerini savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile, dönemleri sonu itibariyle işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir. Zira, davanın tarafları ile ilgisi olmayan kişiden ve payından bahsedilerek ecrimisil hesabı yapılmıştır. Öte yandan, bilirkişi raporu denetime de elverişli bulunmamıştır. Dava konusu daire ve dükkânların ayrı ayrı getireceği ecrimisil bedelleri raporda gösterilmiş değildir. Bu durumda, mahkemece; öncelikle davacı tarafından, davaya konu bağımsız bölümün her birinden her dönem için ne kadar ecrimisil istediği açıklattırılmalı (ki, toplam 7000 TL istenmiştir), bundan sonra, bilirkişiden açık, anlaşılır, ayrıntılı, denetime elverişli rapor alınmalıdır. Eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi rapouna dayalı olarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Ayrıca, mahkemece; asıl ve yardımcı taleplerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir (HUMK.md.388/son). Hükümde, alacağın miktarı belirtilmediği gibi; hangi dönem ne miktar ecrimisil bedeline hükmedildiği de gösterilmemiştir. Miktarı belirtilmeden (infazda tereddüt oluşturacak şekilde) dönemleri sonu itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili şeklinde hüküm kurulmuş olması da doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 825 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.