Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/2209 E. 2011/6444 K. 18.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2209
KARAR NO : 2011/6444
KARAR TARİHİ : 18.04.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 5.334,38 TL için icra takibine vaki itirazın iptali icra inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin davalılardan …’nin Afyonkarahisar 2. İcra Müdürlüğünün 2008/185 E. sayılı icra dosyasında vekilliğini üstlendiğini ve davalı ile de vekalet sözleşmesi yaptığını ancak, davalının müvekkilinden habersiz icra talebinden vazgeçmesi nedeniyle vekalet ücretini alamadığını bu nedenlede davalı hakkında vekalet ücreti alacağı ile ilgili olarak fazla haklarının saklı tutularak davalı hakkında 5.334,38 TL’lik icra takibi yapıldığını davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğu ileri sürülerek fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak davalının itirazın iptaline %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
02.01.2009 tarihli bilirkişi raporunda, davacının davalıdan 9.015,45 TL vekalet ücreti alacağı aldığı bildirilmiştir. Davacı taraf bu rapor doğrultusunda hüküm kurularak fazla hakların saklı tutulmasını istemiş, mahkemece, davacının davalından alacağının 90.015,45 TL değil 2800 TL olduğu gerekçesiyle kısmen kabulü 2800 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HUMK.nun 4/2. maddesine göre, alacaklı kısmi dava açarken fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş ise alacağın tamamı çekişmeli demektir.
Alacağın tamamı çekişmeli ise mahkemenin görevi dava edilen alacak miktarına göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir.
Somut olayda; 02.01.2009 tarihli birkişi raporunda alacağın 9.045 TL olduğu beyan edilmiştir. Bu durumda 9.045 TL’lık miktar dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girmekte olup, delilleri tartışma yetkisi Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.