Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/2072 E. 2011/5045 K. 29.03.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2072
KARAR NO : 2011/5045
KARAR TARİHİ : 29.03.2011

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekilllerince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde, velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk Sanberk için boşanma kararı ile birlikte hükmedilen 1.093 TL iştirak nafakasının halen 1.368 TL olarak ödenmekte olduğunu, çocuğun özel dersler aldığını, tedavi gördüğünü, ihtiyaçlarının arttığını belirterek iştirak nafakasının 5.000 TL’ye artırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, iştirak nafakasının 1.757 TL olarak artırılmasını kabul ettiğini, şu anda 1.600 TL ödediklerini, davacı annenin durumunun … olduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının 2.700 TL’ye artırılmasına karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Taraflar arasında görülen Kazan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 14.07.2006 tarih, 2006/248 E., 283 K. sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıkları, 1998 doğumlu müşterek çocuk Sanberk’in velayetinin davacı anneye verildiği, karar tarihinde 8 yaşında olan çocuk için 1.093 TL iştirak nafakasına hükmedildiği ve 30.07.2009 bu dava tarihi itibariyle 1.368.00 TL ödendiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK.nun 182/2.maddesine göre, “Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.” Aynı yasanın 330/1.maddesinde de “Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.”, 331/1.maddesinde ise ” Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” hükmü getirilmiştir.
Sosyal ve ekonomik durum araştırması ile davacının serbest avukatlık yaptığı, 5.000 TL geliri bulunduğu ve evi olduğu, davalı babanın ise Doçent Dr. olup Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, … Hukuku Anabilim Dalı Başkanlığı görevinde bulunduğu, çeşitli üniversitelerde öğretim görevlisi olarak ders verdiği, danışmanlık yaptığı, toplam 7.215 TL geliri olduğu ve müşterek çocuğun ilkokul 5.sınıf öğrencisi olduğu anlaşılmaktadır.
İştirak nafakası, çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçları ve ana-babanın mali durumlarına göre ve ayrıca birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şekli de dikkate alınarak belirlenmelidir. Boşanma kararından üç yıl sonra davalı babanın ödeme gücünü aşacak şekilde ve 1998 doğumlu müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamanın ötesinde, gerektiğinden fazla nafaka ödeme yükümlülüğü yoktur.
Bu durumda, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle önceki nafaka tarihinden sonra çocuğun artan ihtiyaçlarında meydana gelen değişiklikler ve ekonomik göstergelerin taraflara etkisi nazara alındığında; takdir edilen (artırılan) iştirak nafakası miktarı fazla olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun bulunmamıştır. Mahkemece, tarafların ekonomik durumuna ve hakkaniyete uygun (davalının ödemeyi kabul ettiği miktarda dikkate alınarak) nafaka takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması … görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.