YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/19698
KARAR NO : 2012/3887
KARAR TARİHİ : 16.02.2012
MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı; …Aile Mahkemesinin 2007/376 Esas sayılı dosyası ile 12.7.2007 tarihinde boşandıklarını, davalı için 750,00 TL yoksulluk nafakası ödemesine karar verildiğini, davalının çalışmaya başladığını, yoksulluk nafakası şartlarının ortadan kalktığını, bu nedenle nafakanın kaldırılması ile sebepsiz ödenen 6.000 TL nin iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; asgari ücret yoksulluğu ortadan kaldırmadığından, müşterek çocuk da anne yanında olmakla ödenen kısım harcandığından davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının kazancı boşanma öncesindeki ekonomik ve sosyal durumu korumaya yetmeyeceğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK’nun 175.maddesinde “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” 176/4.maddesinde de “tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir” denilmektedir.
Yukarda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Ayrıca yoksulluk nafakasının amacı evlilik sürecindeki ekonomik ve sosyal durumu korumak değil, yeme-barınma-giyinme gibi zorunlu ihtiyaçların giderilmesidir.Dosya kapsamından; tarafların 2007 yılında davalının açtığı boşanma davası sonucunda, anlaşmalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun davacı babaya verilmesine, davalıya aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası verilmesine karar verildiği, davalı kadının o tarihte ev kadını olduğu, tarafların müşterek bir konutlarının bulunduğu, pilot olan davacının kazancının 10.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Davalının şubat 2010 tarihinde hostes olarak çalışmaya başladığı, net 943,00 TL maaş ve prim aldığı, arabasının bulunduğu tespit edilmiştir.Hakim, nafaka takdirinde nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü kocanın gelir ve sorumluluk durumu arasında bir oranlama yapılarak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar vermelidir.Davada, davalının gelirinin yetersiz olması gerekçe gösterilerek nafakanın kaldırılması talebi reddedilmiştir. Oysa davalı kadının mali durumunda, çalışmaya başlaması ile yoksulluk nafakasının hükmedildiği duruma göre yoksulluğu azaltacak oranda iyileşme olmuştur.Bu durumda mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin azaltılması istemini de içermesi nedeniyle değişen duruma göre miktarın ileride yeniden değerlendirilebileceği de düşünülerek, hakkaniyet oranında indirilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.