Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/1953 E. 2011/15447 K. 17.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1953
KARAR NO : 2011/15447
KARAR TARİHİ : 17.10.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 6.875,00 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, taraflar arasında 01.01.2004 tarihinde başlayan ve her yıl yenilenen kira sözleşmesine konu iş yerinin, yan tarafında yapılan inşaat çalışmasının binanın kolonlarını patlatması nedeniyle zabıta tarafından can güvenliğinin tehlikede olduğu gerekçesi ile 21.07.2008 tarihinde mühürlendiği, bu tarihten itibaren mecurun kullanılamadığı ileri sürülerek kiracı tarafından peşin ödenen beş aylık kira karşılığı 6 875,00 TL’ nin iadesi istenilmiştir.
Mahkemece, kiracının bir kısım eşyalarının mecurda bulunması nedeniyle usule uygun tahliye edilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlar Kanununun 117. maddesinde; “borçluya isnat olunamayan haller münasebetiyle borcun ifası mümkün olmazsa borç sakıt olur” hükmü düzenlenmiştir.
Taraflar arasında kira akdinin bulunduğu ve sözleşmeye göre kira bedelinin peşin ödendiği ihtilafsızdır. Yine, zabıta tarafından kolonların patlaması nedeniyle mecurun kullanılamayacağı 21.07.2008 tarihli tutanak ile belirlenmiş olup, mecur mühürlenmiştir.
Doktrin ve Yargıtay İçtihatlarında zorunlu neden taraflar arasında sözleşmenin yapıldığı sırada yok iken sonradan ansızın gerçekleşen ve önlenmesine imkan olmayan ve borcun yerine getirilmesine engel bulunan neden olarak tanımlanmaktadır.
Somut olayda, kira sözleşmesinin temelini oluşturan binanın “can güvenliği nedeniyle Belediye elemanlarınca zorunlu olarak mühürlenmesi” kira konusunu ortadan kaldırdığından kira sözleşmesinin bu tarih itibariyle sona erdiğinin kabulü gerekir.
Mahkemece, davacının kullanmadığı döneme ilişkin olarak peşin ödediğini ileri sürdüğü kira parasının saptanması ve sonucuna göre iadesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.