Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/18246 E. 2011/16701 K. 31.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/18246
KARAR NO : 2011/16701
KARAR TARİHİ : 31.10.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde muris Saffet Türel’in 29.11.1991 tarih ve 20738 yevmiye nolu Karacabey Noterliğince düzenlenen vasiyetinin tenfizi ve tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, muris … tarafından noterde düzenlenen 29.11.1991 tarih ve 20738 sayılı vasiyetname ile babasından kalan taşınmazlardaki hisselerinin davacılara bırakıldığı ileri sürülerek vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyete konu taşınmazların davacılar adına tescili istenilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Miras, murisin ölüm günündeki hükümlere göre mirasçılara intikal eder ( 4722 S.K. md.17 ).
Muris … 20.10.2001 tarihinde vefat etmiş olup bu durumda 743 sayılı Medeni Kanunun ve yine Medeni Kanunun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına dair Tüzüğün ilgili maddeleri hükümleri gereğince vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesi gerekir. Öncelikle vasiyetnamenin usule uygun açılması, diğer mirasçılara tebliğ edilmesi ve gerektiğinde vasiyetnamenin iptali davası açma haklarının tanınması gerekir.
Somut olayda, Karacabey Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/227-2010/250 sayılı dosyası ile vasiyetnamenin açılmasına karar verilmiş ise de; hüküm, taraflara tebliğ edilmemiş olup bu hali ile henüz derdest dava hükmündedir.
O halde mahkemece, vasiyetnamenin açılması dosyasının kesinleşmesi ve mirasçıların iptal davası açması için gereken sürenin beklenmesi ve yasal şartlar oluştuktan sonra vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesi gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.