Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/14971 E. 2011/13681 K. 26.09.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/14971
KARAR NO : 2011/13681
KARAR TARİHİ : 26.09.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Asıl ve birleşen dava dilekçelerinde 2250 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın iki davacının ayrı ayrı redlerine kara verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Asıl ve birleşen dava dilekçesinde İstanbul Eyüp ilçesi Kemerburgaz Köyünde tapunun 232 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitleri sırasında 13.700 m2 olarak davalıların murisleri … ve kardeşleri üzerine yazıldığını, ancak davacı Hazine tarafından davalıların murisleri (tapu sahipleri) aleyhlerine 1972 yılında Eyüp 2.Asliye Hukuk Mahkemesinde tapu iptal ve tescil davası açıldığını, yargılama sonucunda Eyüp 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1972/321 E-1974/32 K. sayılı ilamı ile davalıların murisleri adına kadastro tesbitleri sırasında 13.700 m2 olarak yazılan miktarın 4.700 m2 lik kısmının Hazinenin olduğundan bu kısmın iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiğini ve ilamın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini ancak davacı idarenin o zaman ilamın gereklerini tapu siciline tescil ettirmediğini, 13.700 m2 nin davalıların adına kayıtlı görüldüğünü, davalılarının da gerçekte kendilerine ait olmayan bu kısmı iyiniyetli üçüncü kişilere 2002 yılında sattıklarını böylece sebepsiz zenginleştikleri ileri sürülerek fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak herbir dava için ayrı ayrı 2.250 TL’nin satış tarihi olan 26.01.2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece alacak davasının şartları oluşmadığından davanın esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Konusu para olan alacak davalarında görevli mahkeme, dava dilekçesinde istenen asıl alacağın miktarına göre belirlenir (HUMK md.2, 2). Ancak, alacaklı dava açarken fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş ise o takdirde alacağın tamamı çekişmeli olup HUMK.nun 4.maddesi gereğince mahkemenin görevi dava edilen alacak miktarına göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir.
Bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 26.1.2000 tarihindeki değerinin 771.90 TL olduğu belirtilmiş, davacı taraf bilirkişi raporunu kabul etmemiştir.
Somut olayda; davacı dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava açmış, bilirkişi raporunu kabul etmemiş, mahkemece de davanın esastan reddine karar verilmiştir. Bu durumda; mahkemece yapılacak iş HMK 75/2. ve 179/3. (HMK 31 md) gereğince davacının talebi açıklattırılarak dava değeri belirlenmek ve oluşan duruma göre görevli mahkemenin belirlenmesi ve sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.