Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/14829 E. 2011/19961 K. 07.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/14829
KARAR NO : 2011/19961
KARAR TARİHİ : 07.12.2011

MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 5.549,39-TL bedelli takibe vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istenmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait araca servis hizmeti verdiğini, hizmet ve yedek parça bedellerinin ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için davalı hakkında icra takibi yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu beyan ederek; itirazın iptali ile inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı şirketin İflas İdare Memuru tarafından temyiz edilmiş, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin bozma kararı üzerine Yerel Mahkemece bozmaya uyma kararı verilmiş, yargılamaya devam edilerek davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline, 2.089,00-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; taraflar arasında akdedilen araç tamir sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için girişilen takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Dosya içeriğinden; itirazın iptali davasının açılmasından sonra davalı şirketin iflasına karar verildiği ve ikinci alacaklılar toplantısının 29/04/2010 günü yapıldığı anlaşılmaktadır.
İİK.’nun 194. maddesinde “Acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı … davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir” hükmü yer almaktadır.Dava, davalı şirketin yargılama aşamasındaki iflası nedeniyle kayıt kabul davasına dönüşmüştür. Bu durumda mahkemece iflas tarihindeki alacak miktarı saptanarak kayıt kabule karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden davaya itirazın iptali davası olarak devam olunup hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bu nedenlerle yerinde olan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.