Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/142 E. 2011/5215 K. 31.03.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/142
KARAR NO : 2011/5215
KARAR TARİHİ : 31.03.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 3.937 TL tazminatın, faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; 2000 model otomobilin, 27.02.2009 tarihinde 20-30 km hızla giderken hiç bir darbe ve çapma olmadığı halde şoför ve … hava yastıklarının açıldığını, davalı yetkili servisin aracın darbe alması sonucu olayın meydana geldiğini belirttiğini ancak 2009/105 D.iş tespit dosyasında mevcut bilirkişi raporuna göre ” araçta gizli ayıp olduğu ve üretimden kaynaklandığının” tesbit edildiği belirtilerek, 3.937 TL tazminatın davalılardan (yetkili servis ve ithalatçı firma) tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda arızanın gizli ayıp olarak kabul edilemeyeceği, anlık bir teknik arızadan meydana geldiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde taraf lar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta 4077 sayılı yasa kapsamında satım sözleşme ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasının 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz.
4077 sayılı Kanunun 2. ve 3.maddeleri gereği somut olaya 4077 sayılı Kanunun uygulanması gerekmektedir. Aynı yasanın 23.maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilip hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup … görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA 31.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.