YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13862
KARAR NO : 2011/18754
KARAR TARİHİ : 24.11.2011
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 5.025,00 TL tazminatın, birleştirilen davada nişan hediyelerinin iadesi olmazsa bedelin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi, birleştirilen davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı (k.davalı) vekili ve davalı(k.davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; müvekkili …’nin davalı taraf ile 15/11/2004 tarihinde nişanlandıklarını, davalı taraf ve ailesinin bu aşamada taraflara her türlü destekte bulunacaklarını vaad ettiklerini, ancak sonradan davalı tarafın davacıyı yanıltarak vaadlerini yerine getirmediğini, taraflar ve aileleri arasında birtakım uygunsuz tartışma ve durumların meydana geldiğini, davacının nişanın bozması nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını ve bu konuda tamamen davalı tarafın kusurlu olduğunu belirterek nişan masrafları nedeniyle 1.525,00 TL maddi tazminat ile, 3.500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, haksız açılan davanın reddini, birleştirilen Ankara 7. Aile Mahkemesi’nin 2006/160 Esas sayılı karşı davasında ise; kendisinin de evlilik inancı ile birçok hediyeler almış olduğunu, ancak nişanın karşı tarafça anlaşılamayacak nedenlerle bozulduğunu, 5 burma bilezik, bir altın set, saat, alyans ve tektaştan oluşan ziynet eşyalarını iade etmeye yanaşmadığını belirterek, 460 TL nişan giderleri ve nişan hediyelerinin aynen iadesine, aynen iade mümkün olmaz ise bedelleri tutarı olan 6540,00 TL nin faizleri ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafın nişanın bozulmasında kusurlu olduğu anlaşılmış olmakla davacının maddi ve manevi tazminata ilişkin davasının reddine, birleşen dava dosyası ile davalı (karşı davacının) nişanda takılan altın ve ziynet eşyalarına yönelik davasının kabulüne, altın ve ziynet eşyalarının davalı karşı davacıya aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde toplam bedeli olan 2.613.75 TL.nin yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin ve birleşen davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, nişan yüzüğü alışılmışın dışındaki eşyalardan olmayıp, yerleşik uygulamada iadesi gerekmediği kabul edildiği halde, nişan yüzüğünün de iadesine karar verilmesi doğru değildir.
Ayrıca, alınan 14.6.2008 tarihinde iki bilirkişi tarafından düzenlenen ilk bilirkişi raporunda, ziynet eşyalarının dava tarihindeki toplam değeri 4.667,00 TL olarak belirlendiği halde, itiraz üzerine tek bilirkişiden alınan ikinci raporda takıların miktarı, gramı ve bedeli daha düşük miktardan hesaplanarak toplam değeri 2.613,75 TL olarak belirlenmiş, mahkemece bu iki rapor arasındaki çelişki giderilmeden, az olan ikinci rapor esas alınarak hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun görülmemiştir.
Bunların dışında hükümle iki tarafa yüklenen borçların infazda tereddüt yaratmayacak açıklıkla belirtilmesi gerekirken, iadesine karar verilen ziynet eşyaları tek tek adet ve miktar ile değeri belirtilmek suretiyle hükümde sayılarak belirtilmek gerekirken, “altın ve ziynet eşyalarının davalı-karşı davacıya aynen iadesine, mümkün olmadığı taktirde toplam bedeli olan 2.613,75 TL.nin yasal faizi ile birlikte davacı- karşı davacıdan alınarak, davalı- karşı davacıya ödenmesine” şeklinde karar verilmesi ve hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.