Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/13224 E. 2011/14222 K. 03.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13224
KARAR NO : 2011/14222
KARAR TARİHİ : 03.10.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde, dava konusu yerde başka taşınmazlarda kat maliki olan davalının kiracısı olduğu 32 nolu meskenin 2001-2004 yıllarına ait elektrik borcunu ödemediği gibi, 20.940,06 TL için yapılan takibe haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, 20 940,06 TL ortak gider alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki haksız itirazın iptali istenilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre; bu yasadan kaynaklanan davalar mahiyeti ne olursa olsun Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülür.
Kat Mülkiyeti Kanunu uygulanması için dava konusu sitenin tek ada ve parsel üzerinde kurulu bulunması gerekir. Birden fazla ada ve parsel üzerinde kurulu ise Kat Mülkiyeti Yasasının uygulanması mümkün değildir. Şayet Kat Mülkiyeti Kanunu uygulanmaz ise davanın konusu para olmayan bir şey ve para ile değerlendirilemiyor ise görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir; para ile değerlendirilebiliyor ise dava tarihindeki dava konusunun parasal değerine göre Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk mahkemesi görevli olacaktır.
Mahkemeler arası görev ilişkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan ötürü, dava sonuçlanıncaya kadar resen dikkate alınır.
Somut olayda, dava konusu sitenin birden fazla ada parsel üzerinde kurulduğu, bu durumda Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerini uygulanma imkanı bulunmadığı, dava tarihi itibariyle alacak miktarının 5000,00 TL olan görev sınırının üzerinde olduğu ve buna göre görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu düşünülmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.