Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/12849 E. 2011/17827 K. 16.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12849
KARAR NO : 2011/17827
KARAR TARİHİ : 16.11.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 5.000.00 TL ecrimisil, 1.250 TL faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
1-Davalı yönünden;
Uyuşmazlığa konu alacak miktarı 1.540 TL’yi geçmemektedir.
HUMK.’nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427.maddesi uyarınca bu gibi kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından, 1.6.1990 gün ve 1989/3 E-1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine,
2-Davacı yönünden ise,
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 16.11.2011 günü oyçokluğu ile karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ

Davada 5.000,00 TL ecrimisilin tahsili talep edilmiş, mahkemece dava kısmen kabul edilerek 1.066,04 TL alacak hüküm altına alınmıştır.
Davada reddedilen kısım için davacı taraf kararı temyiz etmiş, davalı da verdiği cevap dilekçesiyle aleyhine hüküm altına alınan 1.066,04 TL için harcını da yatırmak suretiyle süresinde temyiz talebinde bulunmuştur.
Kural olarak davada reddedilen kısmın kesinlik (temyiz) sınırının (1.540,00 TL) altında olması halinde davacının, davada kabul edilen kısmın kesinlik (temyiz) sınırının altında kalması halinde davalının verilen kararı temyiz etme hakkı bulunmamaktadır.
Temyize konu edilen davada1.066,04 TL’nin tahsiline karar verilmiş olduğundan, kural olarak davalı tarafın verilen kararı temyiz etme hakkı yoktur.
Ancak HUMK’nun 427.maddesinde miktar itibariyle kararı temyiz hakkı bulunmayan tarafın, kararın karşı yanca temyiz edilmesi halinde, düzenleyeceği cevap dilekçesinde temyize ilişkin itirazlarını ileri sürerek kararı temyiz edebileceği hükme bağlanmıştır.
Anılan maddenin Hükümet gerekçesinde aynen “Örneğin yüzbin lira üzerinden açılan bir davada, mahkemece doksanbin liraya hükmedilmiş ise, burada davacının asıl isteminin onbin liralık bölümü reddedilmiş olduğu için kararı temyiz edemeyecek (şimdi kesinlik sınırı 1.540 TL) ancak, davalının temyizi üzerine düzenleyeceği cevap dilekçesinde şartları yerine getirmek suretiyle temyiz itirazlarını da ileri sürebilecektir.” şeklinde temyiz hakkı bulunmayan tarafın kararı ne şekilde temyiz edebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda davalı hakkında kurulan hükmü (1.066,04) kural olarak temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. Ancak kararı davacı taraf süresi içinde ve usulüne uygun olarak temyiz ettiğinden davalı tarafın temyiz dilekçesine vermiş olduğu cevapla birlikte kararı temyiz etme hakkının bulunduğu kabul edilerek, onun da temyiz itirazlarının incelenmesi gerektiği görüşünde olduğumdan çoğunluğun davalı tarafın temyiz itirazlarının miktar itibariyle reddedilmesi gerektiği düşüncesine katılmıyorum.