Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/12085 E. 2011/16640 K. 27.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12085
KARAR NO : 2011/16640
KARAR TARİHİ : 27.10.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 12.088.00 TL alacak için itirazın iptali , inkar tazminatının tahsili, karşı davada 14.050.00 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü, karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı (k.davacı) vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiştir.
Davanın değeri itibariyle duruşma isteminin reddine karar verilmekle;

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; taraflar kardeş olup, müşterek malik oldukları taşınmazda davacı payını da kullanan davalıdan önceki ecrimisil dava tarihi olan 09.11.2007 tarihinden gayrimenkul satışının kesinleşmiş olduğu 01.06.2009 tarihine kadar geçen süre için toplam 12.088,00 TL ecrimisil bedelinin ilamsız icra takibi ile talep edildiğini, davalı borçlu borcu olduğunu bildiği ve bu konuda mahkeme kararı olduğu halde kötü niyetli olarak itiraz edip takibi durdurduğunu, bu nedenle haksız itirazın iptali ile % 40 dan az olmayacak miktarda icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı davanın reddini, karşı dava ile ise aynı taşınmazda davacı …’ in 9.11.2007-1.06.2009 tarihleri arasında marul yetiştirdiğini, aylık 750 TL üzerinden toplam 14.050,00TL müvekkilinin alacaklı olduğunu, bu nedenle belirtilen miktardaki haksız işgal ödencesinin 19.11.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü, ispat edilemeyen karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Herkes hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK.md.6). Buna göre ispat yükümlülüğü önce davacıdadır. Davacı hakkın varlığını ve miktarını yasal delillerle ispat etmeden, davalıya savunmasını ispat külfeti yüklenemez.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, önceki davada kesinleşen miktar endeks oranında artırılarak dava konusu dönem için aylık 645,31 TL den 12.088 TL haksız işgal ödencesi hesaplanmıştır. Oysa davacının kesin delil olarak dayandığı dava, 5.12.2007-9.11.2007 dönemine ait ecrimisil talebine ilişkindir. Ecrimisil 8.3.1950 gün ve 22/4 sayılı İBK.’rında haksız eylem olarak nitelendirilmiş bulunduğundan, davaya konu her bir dönemde haksız işgalin varlığı ve bu işgal nedeniyle uğranılan zararın ispat edilmesi gerekir.
Kaldı ki, bu tip davalarda sorunun çözümü ve gerçek ecrimisil miktarının saptanması mahallinde keşif yapılarak alınacak bilirkişi raporu ile mümkündür.
Önceki davada alınan raporda belirlenen miktara endeks uygulanarak asıl davada alacağın belirlenmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca, karşı davanın ise, önceki davadaki davacı beyanına dayanarak, ispatlanamadığı gerekçesiyle reddi usul ve yasaya uygun görülmemiştir.
O nedenle, mahkemece yeniden taşınmaz başında keşif yapılarak, davaya konu dönemde tarafların kullandıkları kısım ve kullandıkları süreler ayrı ayrı saptanarak, bu dönemde her iki tarafın gelir kaybı hesaplanmalı ve sonucuna göre dava ile karşı dava hakkında hüküm kurulmalıdır.
Ayrıca, haksız işgal tazminatı yargılama sonucu belirlenecek alacaklardan olduğu halde, alacak likit kabul edilerek davacı lehine % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.