Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/12077 E. 2011/17223 K. 02.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12077
KARAR NO : 2011/17223
KARAR TARİHİ : 02.11.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 3.500,00-TL’lik takibe vaki itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı davalıya 1984 model Renault marka bir araç sattığını, satıştan dolayı davalıdan 3.500,00-TL bakiye alacağının bulunduğunu, alacağını temin için davalı hakkında takip başlattığını ancak davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili savunmasında; müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını, söz konusu aracın müvekkilinin üzerine değil, Lütfi TUNA adına kayıtlı olduğunu ifade etmiştir.
Mahkeme, davacı tanıklarını dinlemiş ve bu beyanlar karşısında; davalının, davacının iddiasının aksini kanıtlar nitelikte delil sunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalıya araç satıp satmadığı ve davalıdan alacağı olup olmadığı noktasındadır.
Medeni Kanunun 6. maddesi gereğince herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Dava konusu olayda davacı, davalıya araç sattığını ve bu satıştan dolayı davalıdan alacaklı olduğunu iddia ettiğine ve davalı da bu hukuki ilişkiyi inkar ettiğine göre ispat yükü davacıdadır.
Somut olayda, dava konusu uyuşmazlığın değerine göre davacının iddiasını yazılı delil ile ispatı zorunludur. Davacı iddialarını ispata yarar yazılı delil sunmamıştır. Mahkeme davacı tanıklarını davalı tarafın yokluğunda dinlemiş, tanık dinlenmesine muvafakat verip vermediklerini davalı tarafa sormadan usul ve yasaya aykırı olarak davanın kabulüne karar vermiştir.
O halde mahkemece yapılacak iş; öncelikle davalı tarafa, davacının tanık dinletmesine muvafakat verip vermediklerini sorup, davalı tarafın muvafakat vermemesi halinde davacı tarafa, davalıya yemin teklifine hakkı bulunduğunu hatırlatmak ve sonuca göre karar vermektir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün davalı yararına HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.