Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/11722 E. 2011/11674 K. 05.07.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11722
KARAR NO : 2011/11674
KARAR TARİHİ : 05.07.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde şimdilik 6.000 TL ıslah ile 29.666.TL ecrimisilin yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacılar vekili dilekçesinde, dava konusu taşınmazlar üzerinde tarafların iştirak halde malik olduklarını, davalının bu taşınmazları bizzat ya da kiraya vermek suretiyle işgal ettiğini beyan ederek şimdilik 6000 TL. ıslah ile 29666 TL. ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece,davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş,karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davalının aile konutu olarak tahsis edilen evde bizzat oturduğu, tarlalardan tarım yapmak suretiyle istifade ettiği ve Akdere’de bulunan taşınmazı ise kiraya vermek suretiyle kullandığı anlaşılmıştır.
Dava konusu taşınmazlardan kiraya verilmek suretiyle kullanılan taşınmazlara yönelik olarak (bu taşınmazda intifadan men şartı aranmayacağı için )verilen ecrimisil kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Diğer taşınmazlar yönünden verilen kararlar açısından ise; Müşterek mülkiyette ve iştirak halinde mülkiyette taşınmazı kullanan malikten diğer maliklerin ecrimisil isteyebilmesi için taşınmazdan yararlanma arzusunun karşı tarafa iletilmiş olması gerekir. Buna intifadan men şartı denilmektedir. Bu şart tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir. Ancak,bağ bahçe gibi doğal ürün veren veya başkalarına kiralanmak suretiyle medeni semere elde edilen taşınmazlarda ayrıcalıklı olarak intifadan men koşulu aranmaz.
Ayrıca dava konusu taşınmazlara ilişkin olarak ortaklığın giderilmesi davası açılmakla da ,bu şartın gerçekleşmiş sayıldığı yerleşmiş Yargıtay uygulamalarında kabul edilmektedir.
Somut olayda , dava konusu taşınmazlara ilişkin olarak davacılar tarafından davalı aleyhine 15.11.2006 tarihinde izalei şuyu davası açılmakla ,intifadan men şartı artık gerçekleşmiş sayılır.Ecrimisil davası ise 30.10.2006 tarihinde açılmıştır.Bu durumda davacı taraf ancak intifadan men şartının gerçekleştiği tarihten itibaren ecrimisil talebinde bulunabileceği için ,ecrimisil dava tarihinin de intifadan men şartının gerçekleştiği tarihten sonraki bir tarih olduğu için artık davacının ,davalının kullandığı tarlalar ve aile konutu olarak istifade ettiği taşınmaz için ecrimisil talep etme hakkı bulunmayacaktır.
Öyle ise mahkemece,yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 5.7.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.