Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/11518 E. 2011/17299 K. 03.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11518
KARAR NO : 2011/17299
KARAR TARİHİ : 03.11.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde muhdesatın aidiyetinin tesbiti, tapu iptali-tescil veya bedelin 26.020,00 TL olarak masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı; İğdelikışla köyünde ortak muris … …’ün ölümü ile mirasçılarına intikal eden 3 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki mandıranın kendisi tarafından yapıldığını, yine kök muris adına kayıtlı olup muristen intikal eden aynı parsel üzerindeki eve de bir takım tamirat ve masraflar yaptığını, yapmış olduğu 21.843,00 YTL masrafın diğer mirasçı olan davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; parsel üzerindeki mandıranın davacı tarafından yapıldığını kabul ettiklerini, bunun tespitini ve bunun dışındaki taleplerin reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının yaptığı iyileştirmeler ve muhdesat nedeniyle davalıların payına isabet eden miktar nazara alınarak toplam 20.816,00 YTL sebepsiz zenginleşme alacağının davalılardan 1/4 oranında ve eşit olarak alınıp davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
TMK.722-723. maddesi uyarınca; kendi malzemesini başkasının taşınmazında kullanan kimse, bu malzeme sökülüp alınamıyorsa, uygun bir tazminat verilmesini isteyebilir.
Somut olayda, davacı kendi malzemesini murise ait taşınmazda kullanarak muhdesat ve iyileştirmeler yapmış ise de, taşınmaz ortaklığın giderilmesi davasına konu olunca, tapuda kayıtlı olmayan muhdesatın aidiyetinin tespiti için dava açmak üzere süre verilmiştir. Ancak davacı muhdesat bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiştir.
Maddi olguları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Davacı henüz kendisinin yaptığını iddia ettiği muhdesatı ve iyileştirdiği evi davalılara teslim etmemiş, yani fakirleşmemiş, davaya konu taşınmaz satılarak bedeli mirasçılar olarak davalılar arasında paylaşılmadığı için davalılar da henüz zenginleşmemiştir (22.02.1991 gün,1990/1-1991/1 s. YİBK kararı). O nedenle davacı henüz sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre yaptıklarının bedelini isteyemez.
Bu nedenle, ancak muhdesatın davacıya aidiyetinin kabul edilmesi halinde; bu karar ile ortaklığın giderilmesi davasında muhdesat bedelinin taşınmaz bedeline oranı belirlenerek, satış bedelinden bu oradaki miktarın davacıya ödenmesine karar verilecektir.
O halde, yasal düzenleme ve bu ilkeler uyarınca davada muhdesat ve davacı tarafından taşınmaza yapılan eklemelerin tespiti ile yetinilmesi gerekirken, sebepsiz zenginleşme gerçekleşmeden bedelin tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.