Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/1146 E. 2011/6835 K. 19.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1146
KARAR NO : 2011/6835
KARAR TARİHİ : 19.04.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde şimdilik 4101 TL alacağın ticari, faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde , müvekkili olan davacının tıbbi malzeme sattığını , sattığı bu malzemenin de dava dışı sigortalının ameliyatında kullanıldığını , sigortalının malzeme bedelini davalı kurumdan tahsil etmesi için davacıya vekaletname verdiğini , sonradan da sigortalının vefat ettiğini beyan ederek malzeme bedeli olan şimdilik 4101 TL. alacağın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, sigortalının mirasçıları olarak kardeşlerinin kaldığını , davacının dava açmakta hukuki yararının ve dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı şirket, ilgili mevzuat uyarınca , davalı kurum tarafından sigortalı ve hak sahiplerine yapılması gereken sağlık yardımlarına ilişkin alacak haklarının ,ilgili sigortalı tarafından kendisine temlik edilmesi üzerine iş bu davayı açtığını ileri sürdüğüne göre, uyuşmazlığın temelinde Kurumun sağlamakla yükümlü olduğu sağlık yardımlarının ödettirilmesi isteği vardır. Bu hakkın sigortalı tarafından davacı şirkete temlik edilmesi uyuşmazlığın 5510 sayılı SGK’dan kaynaklanmış olması gerçeğini ortadan kaldırmaz.
Uyuşmazlıkların çözüm yerini belirleyen 5510 sayılı kanun 101. maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde iş mahkemelerinin görevli olacağı esastır.
Öyle ise, mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.