Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/1116 E. 2011/6118 K. 12.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1116
KARAR NO : 2011/6118
KARAR TARİHİ : 12.04.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 2.800 TL’lık takibe vaki itirazın iptali ile %40 inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde , müvekkili olan davacının davalıdan haricen bir araç satın aldığını , satış nedeni ile davalıya 2800 TL. ödediğini, ancak davalının sözleşme gereği ödemesi gereken vergi borçlarını ödemediğini,edimini yerine getirmediğini , bu nedenle de akdi feshettiğini,davalıya ödenen 2800 TL.’nin davalıdan tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını,davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında araç satışına ilişkin sözleşme, 2918 sayılı yasının 20/d maddesi uyarınca, resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. 2918 sayılı kanunun 20/d maddesi uyarınca, trafiğe kayıtlı araçların mülkiyetinin nakline ilişkin sözleşmenin geçerli olabilmesi resmi şekilde yapılmaları şartına bağlıdır. Taraflar geçersiz sözleşme nedeniyle birbirlerine verdiklerini, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı olarak geri isteyebilirler. Taraflar arasındaki sözleşme geçersiz olup, ancak davacının araç bedeli olarak ödediği 2800TL.’yi geri alabilmesi için aracı karşı tarafa teslim etmesi gerekecektir.
Öyle ise mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek tüm dosya münderecatından da aracın davacı da olduğu anlaşıldığından ,aracın davacı tarafından karşı tarafa teslim edilmesi karşılığında ,ödediği paranın davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken,yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.