Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/10995 E. 2011/16058 K. 20.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10995
KARAR NO : 2011/16058
KARAR TARİHİ : 20.10.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 2.500 TL tazminatın, faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; davacılar ile bir kısım köy sakini ve davalı olmak üzere toplam 11 kişinin, hayvanları adedince pay sahibi olacak şekilde 1 adet boğayı birlikte satın aldıklarını ve Nisan ayından beri hep beraber baktıklarını, davalının 21.11.2009 tarihinde zorla evine götürdüğü boğayı 28.11.2009 tarihinde 3.şahsa sattığını, parayı kendisinin aldığını ve davacılara payını ödemediğini, oysa aralarındaki sözleşmenin köy karar defterine de işletilerek yazılı hale getirildiğini belirterek davacıların hissesine düşen 2.500 TL’nin davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı cevabında; boğanın köy tüzel kişiliği adına tüm köylünün parası ile alındığını, kendisinin köy muhtarı olduğunu, ihtiyar heyetini toplayarak karar aldırdığını ve hayvanı sattığını, parası ile zamanı gelince yeniden boğa alınacağını, her yıl böyle yaptıklarını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; köy karar defteri içeriğinden her yıl köy tüzel kişiliği adına bir adet damızlık boğa alınıp zamanı geldiğinde tekrar satıldığı, elde edilen para ile yeniden boğa alındığını, dava konusu boğanın satışından elde edilen paranın … Köyü adına bankaya yatırılması karşısında, boğanın köy tüzel kişiliğine ait olduğu, 442.sayılı yasanın 36.md. göre köy muhtarlıklarının tüzel kişiliği bulunduğu ve köy muhtarınca temsil edildiğini, somut olayda ise davanın köy muhtarı olan …’a karşı köy tüzel kişiliğini temsil sıfatı olmaksızın açıldığını bu nedenle davalının pasif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda dava dilekçesi içeriğinden davanın köy muhtarlığına yöneltildiği ve dava dilekçesinin de köy muhtarı olan davalıya tebliğ edildiği ve davayı takip ettiği anlaşılmakla, temsilcide yanılma hasımda yanılma kabul edilmeyip, yargılamaya devam edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe husumet nedeniyle davanın reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.