Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2011/10922 E. 2011/16605 K. 27.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10922
KARAR NO : 2011/16605
KARAR TARİHİ : 27.10.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 19.688,81 TL alacağın(ıslah ile 21.024,70 TL) faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 19.688,81 TL’nin 15.12.2008 tarihinden işleyecek yasal faizliğe davalıdan tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; davalının, … il Telekom Müdürlüğü bünyesinde koruma memuru iken, … İşletme Şefliği emrine muhafaza memuru olarak 28.08.2006 tarihinde göreve başladığını, daha sonra “kendi talebiyle” Orman İşletme Şefliğine mutemet olarak tayin olduğunu ve 01.06.2007 tarihinde göreve başladığını, davalıya 28.08.2006 tarihinden 15.12.2008 tarihine dek özelleştirmeden geldiği için ek gelir ödendiğini ancak 4046 Sayılı Yasanın 22.md./son parağrafına göre, mutemet kadrosuna atandığı 01.06.2007 tarihinden itibaren kendisine ek gelir ödemesi yapılamayacağı belirtilerek fazla ödenen 19.688,81 TL’nin ( ıslah ile 21.024,70 TL) faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabında; mutemet kadrosuna geçince kazanılmış hak aylığının düşeceği konusunda amirlerinin uyarıda bulunmadığını, davaya konu paranın kendisinden tahsiline yönelik davacı kurum işleminin iptali amacıyla 2. İdare Mahkemesinde 2009/455 Esas sayılı iptal davasının derdest olduğunu belirterek sonucunun beklenmesini ve davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile 19.688,81 TL’nin 15.12.2008 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline hükmedilmiştir.
Hükmü taraf vekilleri temyiz etmektedir.
Davacı temyizi yönünden; fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmamış bulunan davacılar ıslahla dava konusunu artıramazlar. Somut olayda davacı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin talep ve dava hakkını saklı tutmadığından, mahkemece ıslah talebi dikkate alınmadan hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davalı temyizi yönünden; davalı cevap dilekçesinde idare mahkemesinde, davaya konu paranın tahsiline yönelik işlemin iptali istemiyle açtığı davanın derdest olduğunu belirtmiş olup, mahkemece İdare mahkemesinde açılan bu davanın sonuçlanması beklenerek değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.