YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10113
KARAR NO : 2011/9593
KARAR TARİHİ : 06.06.2011
MAHKEMESİ : AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Asıl davada; yoksulluk nafakasının zaman içerisinde ihtiyaçları karşılamadığı ileri sürülerek aylık 600 TL’den aylık 1500 TL’ye çıkartılması talep ve dava edilmiştir.
Karşı davada ise; davacının sosyal ve ekonomik durumunun önceye göre kötüleştiği mevcud nafakayı ödeyemediği ileri sürülerek, yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde aylık 150 TL’ye indirilmesi talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece, asıl dava olan nafaka artırım davası yönünden; davalının öğretmen olduğu, Antalya ve Diyarbakır hissedar olarak üniversite hazırlık dersanesi işlettiği, davalının gelir durumunun davacıdan daha iyi olduğu gerekçesiyle yolsuzluk nafakasının aylık 600 TL’den 1200 TL’ye çıkartılmasına karar verilmiş, karşı davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
TMK. 176/4.maddesinde; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
Somut olayda; davalının hissedarı olduğu dersanelerle ilgili olarak, hisse miktarları ve ne kadar gelir elde ettiği hususlarındaki deliller tam olarak toplanıp ve bu konuda gerekirse bilirkişi incelemesi yapılıp, tüm gelir ve mal varlığı tam olarak tesbit edilip, boşanma ve sonrası (şimdiki hali) mali durumu tam olarak tesbit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu konuda deliller tam olarak toplanmadan eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Diğer yandan; nafakanın niteliğine ve özellikle de önceki nafakanın takdir edildiği 10.11.2006 ile bu eldeki davanın dava tarihi olan 30.12.2009 tarihleri arasında geçen zamandaki ekonomik göstergelerdeki değişim ve TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranı üzerinde nafaka artırılmış olup, mahkemece endeks üzerinde nafaka artırmanın gerekçelerinin de kararda gösterilmeden hüküm kurulmuş olması da doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.