YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10012
KARAR NO : 2011/16869
KARAR TARİHİ : 31.10.2011

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 3150 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davada; davalıların görev yaptıkları davacı kurumu dolandırmaları nedeniyle oluşan kurum zararı olan 3150 TL’nın davalılardan tahsili talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece; kısa kararda davanın kabulü ile 2000 TL’nın davalılardan tahsiline karar verilmiş, sonradan yazılan gerekçeli kararda ise, gerekçe kısmında bilirkişi raporu doğrultusunda davalıların davacı kuruma 3.150 TL zarar verdiğinin belirlendiği ve bu zarar bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiği ancak, hüküm fıkrasında sehven 2.000 TL’nin tahsiline karar verildiği için kısa karar gibi hüküm kurulduğu belirtilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun 297.maddesi (HUMK.nun 388/4) gereğince, gerekçeli kararın hüküm fıkrası bölümünde; gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların el verdiği ölçüde sıra numarası altında birer birer, açık, kuşku ve duraksama yaratmayacak biçimde gösterilmesi gerekir. (md.388/son)
Somut olayda, HMK.’nun 297. ve HUMK.’nun 388.maddelerine aykırı infazda tereddüt ve ayrıca çelişki oluşturacak şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.