Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/9295 E. 2010/10323 K. 10.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9295
KARAR NO : 2010/10323
KARAR TARİHİ : 10.06.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 1.352 TL ve 8.044,35 TL’nin KDV miktarı alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece dava dilekçesinin görev nedeniyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; davalı aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açtıkları davada düzenlenen bilirkişi raporunda davacı idare alacağının “KDV hariç olarak 8.044,35 TL olduğunun belirlendiğini ve mahkemece taleple bağlı kalınarak 6.992,35 TL’nin davalıdan tahsiline karar verildiğini belirterek, kalan 1.352 TL ve 8.044,35 TL’nin KDV miktarının 21.07.2004 tarihinden itibaren davalıdan yasal faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, dava dilekçesi Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasıyla birlikte değerlendirildiğinde; 1.352 TL+8.044,35 TL KDV ile birlikte olmak üzere 9.396,35 TL’nin faiziyle birlikte tahsili için dava açıldığı, KDV.nin faiz olmayıp asıl alacak içerisinde olduğu ve mahkemenin görevinin KDV ile birlikte toplam alacak miktarına göre belirleneceği gerekçe gösterilerek Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir.
Dava dilekçesi içeriği, Asliye Hukuk Mahkemesi dosyası ve oradaki bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davadaki talep 8.044,35 TL KDV miktarı olmayıp, 8.044.35 TL’nin hesaplanacak KDV miktarıdır. 8.044.35 TL alacağın 6.992,35 TL’lik bölümü, Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı üzerine zaten davalıdan tahsil edildiğine ve 8.044,35 TL’nin tamamının tekrar talebi sözkonusu olmadığına göre, mahkemece HUMK’nun 8.maddesi uyarınca davaya bakılarak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA 10.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.