Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/8947 E. 2010/10598 K. 15.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8947
KARAR NO : 2010/10598
KARAR TARİHİ : 15.06.2010

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 8.000 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın görev yönünden reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalıya ait 125 nolu komşu parsele diktiği ağaçların bedeli kadar davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 8.000 TL alacağın tahsilini talep etmiştir.
Dava konusu ağaçların değerinin tespiti amacıyla mahallinde keşif yapılmış, alınan bilirkişi raporunda bedelinin 3.840 TL olduğu açıklanmıştır.
Mahkemece; ağaçların değerinin 3.840 TL olması nedeniyle miktar itibariyle davanın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girdiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Mamelek hukukundan … davalarda görev, müddeabihin miktar ve değerine göre belirlenir. Ancak görev sınırından fazla bir dava Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldıktan sonra, dava sırasında müddeabih görev sınırının altına düşerse davaya yine Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilir ve Asliye Hukuk Mahkemesi görevsizlik kararı veremez.
Bu husus, mahkemenin görevinin müddeabihin davanın açıldığı gündeki değerine göre belirleneceği kuralına (HUMK md.1) uygun olduğu gibi, usul ekonomisine de uygundur. Çünkü bu halde Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi ve davaya Sulh Hukuk Mahkemesinde (yeni baştan) bakılmasında tarafların hiç bir hukuki yararı yoktur. Aksine bu husus davanın uzamasına ve daha fazla gider yapılmasına neden olacağından usul ekonomisine aykırıdır.
Bu nedenle, dava dilekçesinde talep edilen miktara göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu düşünülmeden, mahkemece; yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda açıklanan miktara göre görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.