Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/8913 E. 2010/9676 K. 01.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8913
KARAR NO : 2010/9676
KARAR TARİHİ : 01.06.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 4.108 lira tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davacıların murisi …’un 14.11.2003 tarihli tapu senedine göre davalı …’den satın aldığı dairenin dış cepheye bakan odaların duvarlarında terleme ve küflenme meydana geldiğini belirterek oluşan zarar bedeli (ıslah ile) 4.108 TL nın davalı belediyeden tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevabında, davanın görevli mahkemede açılmadığını, zamanaşımı bulunduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece; gizli ayıbın kullanım sırasında ortaya çıkması nedeniyle davanın kabulü ile 4.108 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
4077 … Tüketicinin korunması Hakkında Kanunun amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde “mal; alışverişe konu olan konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları…, satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri, tüketici ise, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ve ya tüzel kişiyi ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 … yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımlanan ve taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Davada, davacıların murisi (alıcı) ile davalı (satıcı) arasındaki konut (mesken) satışına ilişkin uyuşmazlığın 4077 … yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 … yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 1.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.