Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/8801 E. 2010/9836 K. 03.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8801
KARAR NO : 2010/9836
KARAR TARİHİ : 03.06.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde birleştirilen davada 4.923,61 TL tazminatın tahsili, 4.923,61 YTL alacak için itirazın iptali masrafların birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; … Çamyuvayı besleyen 48 F/O Y kabloya 19.09.2006 tarihinde Karayolları 13.Bölge müdürlüğü ile sözleşmeli olarak çalışan … İnş.Taah.San.tic.ltd.şti tarafından yapılan çalışmalarda gerekli tedbirler alınmaması nedeni ile toplam 4.923,61.-TL hasar verildiğini, rızaen ödeme olmadığından Antalya 3 icra müdürlüğünün 2007/8484 E. … takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, bu nedenlerle davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından aynı talep ile yüklenici … İnş.Taah.San.tic.ltd.şti aleyhine açılan dava Antalya 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/835-2327 E-K davası bu dava ile birleştirilmiştir.
Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, tarafların beyanları, incelenen dosyalar, uzman bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemelerin her türlü kararlarının, gerekçeli olması T.C.Anayasası’nın 141/3. maddesi gereğidir. Mahkeme hükmünün gerekçesinde ve bir hükümde nelerin bulunması gerektiği HUMK.nun 388/III, IV ve V. fıkralarında gösterilmiştir. Bu hükme göre delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulmasının sebepleri, sabit görülen vakıalarla, bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin kararda gösterilmesi, ayrıca hüküm sonucu ile varsa kanun yolları ve hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, acık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde kararda gösterilmesi zorunludur.
Taraflar, ancak kararlara konulması gereken gerekçeler sayesinde hükmün hangi maddi ve hukuki nedene dayandırıldığını anlayabilirler. Ayrıca, karar aleyhine yasa yollarına başvurulduğunda da, HUMK 428 nci maddesi uyarınca Yargıtay incelemesi sırasında gerekçe sayesinde kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı denetlenebilir. Diğer bir anlatımla, Yargıtay incelemesi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir.
Bu nedenle, gerekçe belirtmeksizin dosyadaki delillerden bahisle davanın reddine karar verilmesi ve ayrıca birleştirilen dava hakkında hüküm kurulmaması usul ve yasaya uygun görülmemiştir.
Bunların dışında, davada istenen haksız fiil tazminatının kusursuzluk nedeniyle reddi halinde, davacı kötüniyetli kabul edilemeyeceğinden davalı lehine % 40 tazminata hükmedilmesi doğru değildir.
O nedenle, davalılar arasındaki yapım sözleşmesi dosyaya alınarak, hasar tespit tutanağı düzenleyen zabıt mümzileri dinlendikten sonra, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 3.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.