Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/7589 E. 2010/11156 K. 22.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/7589
KARAR NO : 2010/11156
KARAR TARİHİ : 22.06.2010

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 5000 TL’lik takibe vaki itirazın iptali ile % 40 inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedildiğini, bu nafakanın tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile % 40 inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, nafaka borcunu, davacının banka hesabına ödediğini, bu nedenle de açılan davanın yersiz olduğunu ifade etmiştir.
Dosyada mevcut bilirkişi raporunda, davalının, davacının banka hesabına toplam 5260 TL. ödeme yaptığı, bu nedenle de davacıya herhangi bir nafaka borcunun bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davaya konu nafakaya ilişkin tedbir kararının 1.7.2005 tarihinde verildiği, davalı tarafından yapılan ödemelerin de 3.1.2005 tarihinde başlayıp, 12.9.2005 tarihine kadar sürdüğü anlaşılmıştır.
Bir alacak doğmadan, onun ifası mümkün olamayacağından, tedbir kararının verilmesinden önce davalı tarafından yapılan ödemelerin, dava ve takip konusu nafakaya ilişkin ödemeler olarak kabulü mümkün değildir. Bu ödemeler, davalı babanın kendi isteği ile ve çocuğunun ihtiyaçlarına yönelik olarak davacı anneye yapılan ödemeler niteliğinde olup, bağış hükmündedir.
Öyle ise mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek,davalı tarafından mahkemece tedbir kararının verilmesinden sonra, 22.7.2005, 18.8.2005 ve 12.9.2005 tarihlerinde yapılan toplam 1500 TL. tutarındaki ödemelerin talep edilen nafaka tutarından mahsup edilerek, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.