Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/5993 E. 2010/7766 K. 03.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5993
KARAR NO : 2010/7766
KARAR TARİHİ : 03.05.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde davalı Belediyenin yanlar arasındaki kira sözleşmesinin feshiyle kiralananın tahliyesine ilişkin kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dava dilekçesinde; davacı şirketin davalı …’ye ait taşınmazı 2886 sayılı Yasa hükümleri uyarınca 5 yıllığına ihaleyle kiraladığı, ancak davalı Belediyenin ihale şartnamesinin 5. maddesi uyarınca ihaleye giremeyecek olan iki kişinin kiracı şirketin ortağı olduğundan ve bu durumun şartname hükümlerine aykırı olduğundan bahisle ihale sözleşmesinin feshiyle davalı kiracının taşınmazdan tahliyesi yönünde karar aldığı, oysa ki davacı şirketin ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunduğu, Belediyece alınan kararın hukukun temel ilkelerine aykırı olduğu ileri sürülerek, sözleşmenin feshi ve davacı kiracının taşınmazdan tahliyesine ilişkin kararın iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece; sözleşmenin feshinin kira sözleşmesi hükümlerine uygun olduğu, davacı isteminin yasal ve maddi dayanaktan yoksun bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı taraf istemini davalı Belediyenin tek yanlı olarak aldığı ihale ile kira sözleşmesinin feshiyle, kiralananın tahliyesine ilişkin kararın iptali olarak açıklamış ise de; tek taraflı feshin yanlar arasındaki sözleşme yönünden hukuki bir sonuç doğurmayacağı açıktır. Bu nedenle davadaki asıl istem hukuki niteliği itibariyle davalı Belediyenin aldığı bu kararla çıkardığı muarazaanın giderilmesi niteliğindedir.
Bu tür davalar ise; HUMK’nun 8/II-1. maddesinde değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesince görülecek davalardan olmayıp, görev dava olunan şeyin değerine göre belirlenir.
Yanlar arasındaki sözleşme 5 yıl süreli olup, aylık kira bedeli 750 TL’dir. Bu durumda davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup, mahkemece kamu düzenine ilişkin olan görev hususu resen dikkate alınarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.